Vatan Partisi, YSK kararını AYM'ye taşıdı
Vatan Partisi, yurtdışında yaşayan seçmenlerin Cumhurbaşkanı adayı göstermesini engelleyen Yüksek Seçim Kurulu (YSK) kararını Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) taşıdı. Cumhurbaşkanı adayı Doğu Perinçek’in vekili Av. Mehmet Cengiz ve Vatan Partisi Avrupa Temsilcisi Beyhan Yıldırım, Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulundu.
Vatan Partisi, yurtdışındaki seçmenlerin aday tercihinde bulunmak için Ankara’ya gelmek zorunda bırakılmasının Anayasa'ya aykırı olduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanı adayı Doğu Perinçek’in vekili Av. Mehmet Cengiz, başvurunun ardından YSK önünde yaptığı açıklamada, "Ne yaparlarsa yapsınlar, hangi engelleri çıkarrılarsa çıkarsınlar, Sayın Perinçek 100 bin imzayla Cumhurbaşkanı adayı olacaktır. Zaten şimdiden elimizde Perinçek'i aday gösteren 90 bin dilekçe mevcuttur" dedi.
‘GAYRİMEŞRU SEÇİM!’
YSK’nın aldığı bu kararın Anayasa’nın 67. ve 101. maddelerine aykırı olduğunu vurgulayan Mehmet Cengiz şunları söyledi:
“Düzenleme hazırlık aşamasında iken Vatan Partisi olarak YSK’ya uyarıda bulunduk. Serbest ve eşit seçim hakkının ihlal edildiğini söyledik. Avrupa’da yaşayan vatandaşlarımız temsilciliklere, konsolosluklara giderek imza vermelidir. Bu istemimizi daha önce de dile getirdik ancak dikkate alınmadı. Bu yüzden Anayasa Mahkemesi’ne başvurduk. Bu düzenleme seçimi de gayrimeşru kılacaktır. Bu yüzden anayasaya aykırı bu düzenleme acilen çözülmelidir. Ancak ne yaparlarsa yapsınlar, hangi engelleri çıkarırlarsa çıkarsınlar, Sayın Perinçek 100 bin imzayla Cumhurbaşkanı adayı olacaktır. Zaten şimdiden elimizde Perinçek'i aday gösteren 90 bin dilekçe mevcuttur” dedi.
‘SEÇMENLERİN HAKKI GASP EDİLİYOR’
Yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarının 5 gün içinde Türkiye’ye gelerek ilçe seçim kurullarında imza vermesinin mümkün olmadığını söyleyen Vatan Partisi Avrupa Temsilcisi Beyhan Yıldırım da şunları dile getirdi:
“Bu düzenlemeyle Anayasanın vatandaşlara tanıdığı haklar ihlal ediliyor. Semen adeta hakkını kullanamaz hale geldi. Maalesef YSK’nın 292 Sayılı kararı doğrultusunda da 3 milyon seçmenin Cumhurbaşkanı adayı gösterme hakkı elinden alınıyor. Böyle bilişim çağında bu tür hukuksuzlukların yapılması gerçekten kabul edilemez! Anayasaya aykırı olan bu düzenleme kesinlikle uygulanamaz. Yurtdışındaki seçmenler işini gücünü bırakıp dünyanın bir ucundan Türkiye’ye nasıl gelsin? Bırakın yurtdışında yaşayan seçmenleri 100 bin imza toplayan partilere destek için Türkiye’de yaşayan vatandaşlar bile ilçe seçim kurullarına bu kadar kısa sürede nasıl gidecek? Bunları dikkate almadan hazırlanan bu düzenlemeyi asla kabul etmiyoruz. Anayasa Mahkemesi bir an önce bu durumu düzeltmelidir.”
AYM'ye verilen başvuru dilekçesinde şu ifadeler yer aldı:
"Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, 24 Haziran 2018'de yapılacak seçimde Cumhurbaşkanı adaylığı için Yüksek Seçim Kurulu'na başvuruda bulunmuştur.
Bilindiği gibi, Anayasa'nın Değişik 101. maddesine ve 6271 sayılı Cumhurbaşkanlığı Seçimi Kanunu'nun Değişik 7. maddesine göre; 100 bin seçmen Cumhurbaşkanlığı'na aday gösterebilir.
6271 sayılı yasanın Değişik 3/7 ve Değişik 8/A maddesine göre de; seçim takvimini resen hazırlayıp ilan etmeye yetkili olan Yüksek Seçim Kurulu, “Aday teklifine ilişkin başvuru ve formların şekli ile yurt dışı seçmen kütüğünü kayıtlı seçmenlerin aday göstermeleri dahil bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esasları” belirleyecektir.
Yüksek Seçim Kurulu'nun 26.04.2018 tarih ve 292 sayılı kararına göre; yurt dışı seçmen kütüğüne kayıtlı seçmenlerin, adaylık teklifi için yurt dışı ilçe seçim kuruluna bizzat başvurmaları gerekiyor
Düzenleme hazırlık aşamasında iken, Vatan Partisi tarafından Yüksek Seçim Kurulu Başkanlığı'na uyarı ve talepte bulunulmuş olmasına rağmen Anayasa'ya aykırı bu düzenlemede ısrar edilmiştir.
100 bin seçmene Cumhurbaşkanlığı'na aday gösterme hakkı tanıyan Anayasa'nın 67. maddesinde, seçimlerin “serbest” ve “eşit” olacağı, “18 yaşını dolduran her Türk vatandaşının seçme ve halkoylamasına katılma haklarına sahip” bulunduğu belirtilmiştir. Türkiye'deki seçmenler, oy kullanacakları yerde Cumhurbaşkanlığı için aday önerisinde bulunabilecek iken, yurtdışındaki seçmenlerin, kayıtlı oldukları ve oy kullanacakları yerde değil, ancak Türkiye'ye gelerek tercihte bulunabilmeleri, Anayasa'nın bu hükümlerine aykırıdır. Yurt dışındaki seçmenlerin Cumhurbaşkanlığına aday gösterme hakkını, oy verecekleri yurt dışı temsilciliklerinde kullanmaları mümkündür. Adil bir seçimin gereği de budur.
Bu düzenleme, aday olma hakkını ihlal ettiği gibi, yurt dışında yaşayan milyonlarca seçmenin Cumhurbaşkanlığına aday gösterme hakkının da fiilen engellenmesi anlamına geliyor. Örneğin Almanya'da, Berlin'de yaşayan ve orada oy kullanan seçmenin, Cumhurbaşkanı adayı konusunda tercihte bulunabilmek için Türkiye'ye, Ankara'ya gelerek ve Strazburg caddesindeki Yurtdışı İlçe Seçim Kurulu Başkanlığına bizzat başvuruda bulunması gerekecek. Aynı şey, Amerika'da, Avustralya'da, Çin'de, daha uzak ülkelerde yaşayan seçmenler için de geçerli. Üstelik bunu, birkaç gün sonra, 4-9 Mayıs 2018 tarihleri arasında yapması gerekiyor.
Kanunun Yüksek Seçim Kurulu'na verdiği görev, bu hakkın en rasyonel şekilde kullanılmasını sağlamaktır, hakkı kullanılmaz hale getirmek değil.
Yüksek Seçim Kurulu'nun Anayasa'nın 67 ve 101. maddelerine aykırı düşen bu uygulaması, seçilme hakkını ve bunun yanı sıra, yurt dışındaki seçmenlerin seçme hakkını ihlal etmektedir. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin “Ayrımcılık Yasağı”na ilişkin 14. maddesine, İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunması'na İlişkin Sözleşme'ye Ek 1 Nolu Protokol'ün “Serbest Seçim Hakkı”na ilişkin 3. maddesine de aykırıdır.
Bu nedenle;
Seçim süreci başlamış olup, Seçim Takvimine göre, hak ihlaline konu Yüksek Seçim Kurulu kararının uygulanmasına da 4 Mayıs 2018 günü başlanacaktır. Bu nedenle başvurumuzun öncelikle ele alınarak tedbir kararı verilmesini, neticeten; Yüksek Seçim Kurulu'nun Yüksek Seçim Kurulu'nun, 26.04.2018 tarih ve 292 sayılı kararının VII/c maddesine göre; yurt dışı seçmen kütüğüne kayıtlı seçmenlerin, adaylık teklifi için, oy kullanacakları yerde değil de, Türkiye'ye gelerek Yurt Dışı İlçe Seçim Kurulu'na bizzat başvurmalarını zorunlu kılan, seçme-seçilme hakkını fiilen ortadan kaldıran bu uygulamanın, Anayasa'nın 67 ve 101. maddeleri ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 14. ve Ek 1 Nolu Protokol'ün 3. maddesine aykırı olduğunun tespitine karar verilmesini talep ediyoruz."