İthal çatı!

Abone ol

Aydınlık gazetesi yazarı Mustafa Mutlu, CHP ve MHP'nin anlaştığı ''çatı adayı'' Ekmeleddin ihsanoğlu'nu yazdı.

Mutlu'nun yazısı şöyle:

Devir tüketim devri... Üretmediğimize göre nasıl tüketeceğiz? İthal ederek!

Bu alışkanlık bizde öyle yer etti ki; sonunda CHP-MHP ittifakı da "ithal" bir çatı adayı buldu...

Adını söylemeye kaç günde alışırım bilmiyorum ama şimdilik dilim dönmüyor:

Prof. Ekmeleddin İhsanoğlu!

***

Kendisi aslen Mısırlı... Şeriat üniversitesi olarak bilinen El Ezher mezunu...

Sıkı bir İslamcı ve Osmanlıcı... Bu özellikleri sayesinde dokuz yıl boyunca İslam İşbirliği Teşkilatı'nın Genel Sekreterliği'ni yaptı.

Türkiye'nin biri "sosyal demokrat", diğeri "milliyetçi" iki partisi bula bula bu "sağcı ve sonradan Türk" adayı bulmuş...

Peki; amaçları ne?

"Dini eğilime sahip vatandaşların oyunu almak..."

***

İyi de 30 yıldır CHP'ye oy veren beni ne yapacaksınız beyefendi?

Benim oyuma ihtiyacınız yok mu?

Yoksa ben ve benim gibi düşünenler, zaten her halükarda "çantada keklik" mi oluyoruz?

CHP'li ve MHP'li olmayan, hayatları boyunca bu partilere oy vermeyen üç beş dindar vatandaşın oyunu almak için; kırk yıldır CHP'li ve MHP'li olanları "sandığa küstürmek" çılgınca bir politika değil mi?

***

Söylenenlere bakılırsa; bu teklif geçen yıl bir "medya patronu" tarafından gündeme getirilmiş ve Ekmeleddin İhsanoğlu'na aktarılmış; o da İsveç'e yaptığı resmi temas sırasında bu konuda şunları söylemiş:

"Benden politikacı olmaz."

Siz şimdi bu adamı alıyorsunuz ve bizim önümüze "umut" diye koyuyorsunuz...

Eğer meseleyi sadece "Her ne pahasına olursa olsun Tayyip'i devirmek" olarak görüyorsanız bile yanlış yapıyorsunuz...

Çünkü bu adayla, Tayyip'i deviremez; onun seçilmesine hizmet edersiniz!

***

Bu konuda gazetem ne düşünecek; nasıl bir yayın politikası izleyecek doğrusu henüz bilmiyorum.

Bu yazıyı da "etkilenmemek" için özellikle kimseyle konuşmadan yazıyorum.

Ancak Ekmelleddin İhsanoğlu isminin bende uyandırdığı ilk duygular bunlar...

***

Bu saatten sonra değişeceğine ihtimal bile vermiyorum ama...

Keşke bir mucize olsa da CHP ile MHP şu kararı yeniden gözden geçirse!

RAPOR!

TÜBİTAK, Başbakan ile oğlu Bilal arasında geçtiği iddia edilen 'sıfırlama' konuşması hakkında "hece hece montaj" raporu vermişti...

Uluslararası davalarda ses analizleri yapan Londra merkezli Ses Adli Hizmetleri isimli yabancı şirket ise, seslerin gerçek olduğunu, kaydın birden fazla gün içinde yapıldığını rapor etmiş.

Söz konusu rapor, Demokrasi Denetçileri Derneği'nin talebi üzerine hazırlanmış...

Derneğin kurucu üyelerinden Avukat İbrahim Yayla, "Rapor bize yerel seçimlerden önce geldi ama seçimlere gölge düşürmemek için raporu o dönemde açıklamadık" demiş...

Bu raporu seçimlerden önce açıklamak seçimlere gölge düşürmek değil; olsa olsa Türk halkına ihanet olarak adlandırılabilir!

GÜNÜN SORUSU

Daha on gün öncesinde bile "kadın bir adaydan yana olduğunu" söyleyen Kılıçdaroğlu'na, Cumhurbaşkanlığı için Ekmeleddin İhsanoğlu ismini öneren kişinin bir medya patronu olduğu söyleniyor... Sorum size:

Bu medya patronunu tahmin etmekte zorlandınız mı?

BİZE ORUÇ, TELEVİZYONCU HOCALAR İÇİN SERVET AYI!

Şu hacı hoca takımının, halka azla yetinmeyi öğütleyip, milyonları cebe atanlarından nefret ediyorum.

Biliyorsunuz; son yıllarda televizyon programları dinen kutsal sayılan günlerde ünlü ilahiyatçıları ekrana çıkarmak için birbirleriyle yarışır oldu.

Bu isimler kendilerine ayrılan sürede ekrana çıkıp salya sümük ağlayarak, sözüm ona öbür dünyanın güzelliklerini anlatıyor.

Ancak bize öbür dünya için hazırlanmamızı öğütlerken, kendileri bu dünyada malı götürüyor.

Günümüzün en popüler ilahiyatçısı olan Nihat Hatipoğlu, önümüzdeki ramazan ayı boyunca her gece atv'de program yapıp gecede 20 bin, ayda ise 600 bin lira kazanacakmış...

Onu aylık gecede 15 bin, ayda 450 bin lira Tasavvuf Musikisi Sanatçısı Ahmet Özhan izliyormuş...

Show TV ile anlaşan Mustafa Karataş ise 400 bin lira alacakmış...

***

Ah be hocamlar:

Yıllardır bize ifratın da tefritin de haram olduğunu söyleyip durdunuz. Şimdi halkın dini duygularını istismar ediyor ve dönemin koşullarından nasiplenmeyi başararak ifratta şampiyonluğa koşuyorsunuz!

Tamam; bu paraları alın almasına da... En azından hayır işlerinde kullanın!

Bugün yaptığınız gibi, "lüks" yolunda harcamayın...

Dilinizden düşürmediğiniz Hacı Bektaş-ı Veli'den, Taptuk Emre'den, onun öğrencisi Yunus Emre'den ders alın...

***

Amaaan; benimki de laf işte:

Yiyin beyler; götürün malı; devir, sizin devriniz!

Sahne sizindir bugün; devrilinceye kadar yiyiniz!

GÜNÜN İSYANI

Bursa ile İstanbul yolunun Gemlik'ten sonraki 10'uncu kilometresinde 150 metrelik bir yol onarım çalışması var... Bu yüzden, taş çatlasın 40 dakika süren Bursa-Yalova arasını, Pazar gecesi üç buçuk saatte aşabildim. Benim gibi on binlerce insan, o 150 metre için saatlerce perişan oldu. İsyanım Karayolları Genel Müdürü'ne:

İki büyük kenti birbirine bağlayan tek yolu kesmenin, "Genel Müdürlük" yapmak olduğunu mu sanıyorsunuz?

ulusalkanal.com.tr

Çankaya babanızın çiftliği değil Gündem Ekmeleddin İhsanoğlu'nu bakın kim önermiş! Gündem Terör bir telefon kadar yakın! Gündem Adnan Keskin, Kemal Kılıçdaroğlu'nu bombaladı Gündem