Silopi'deki darbe girişimi davasında flaş karar
FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Silopi Özel Kuvvetler Harekat Üssünde gerçekleştirilen eylemlere ilişkin davada karar çıktı.
Silopi Özel Kuvvetler Harekat Üssü'nde darbe girişimi sırasındaki eylemlere ilişkin 14 eski asker ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırıldı.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Şırnak'ın Silopi ilçesinde konuşlu Özel Kuvvetler Harekat Üssü'nde (ÖKHÜ) yaşananlara ilişkin davada, 14 eski askere ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi.
Gaziantep 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki karar duruşmasının öğleden sonraki celsesine, 14'ü tutuklu 19 sanık ile avukatları ve yakınları katıldı.
Başbakanlık ve TBMM adına davaya katılan avukatlar da duruşmada hazır bulundu.
Mahkeme başkanı, müzakere için verilen aranın ardından heyetin kararını açıkladı.
Darbeci general Semih Terzi'nin emir komutayı teslim ettiği belirtilen dönemin Silopi ÖKHÜ Kurmay Başkanı eski yarbay tutuklu sanık Celal Koca ile Terzi'nin talimatıyla dönemin Van Jandarma Asayiş Kolordu Komutanı olan 2. Ordu Komutanı İsmail Metin Temel'e suikast için Van'a giden helikopterde yer alan tutuklu sanıklar eski binbaşı İsmail Çevik, eski pilot yüzbaşı Ali Özçelik, eski üsteğmenler İsmail Öğüt ve Yasin İlhan, eski astsubaylar Hüseyin Doğan, Hüseyin Özyıldırım, Zeki Özerli, Sedat Duran, Cuma Torun, Mehmet Yüksel, Serkan Yüksel, Süleyman Sefa Altuğ ile suikast timini karşılayacağı iddia edilen dönemin Van Jandarma Asayiş Kolordu Komutanlığı Kurmay Başkanı eski albay Murat Temiz'e, "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi.
Mahkeme heyeti, tutuksuz sanıklar eski binbaşı Necmettin Berk, yüzbaşı Koray Nurgören, astsubaylar Ufuk Çiftçi, Mehmet Durmuş ve Hamza Özcan'ın ise beraatına hükmetti.
Sanıklar hakkında, "TBMM'yi ortadan kaldırma veya görevini engellemeye teşebbüs", "Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs", "terör örgütüne üye olma" suçlarından dava açıldığını anımsatan mahkeme heyeti, sanıkların sabit görülen eylemlerinin bir bütün olarak "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçunu oluşturduğuna hükmetti.