Oğlunu kaybetti, arkadaşlarını yaşatmak için mücadele ediyor
4 yıl önce kaybettiği lösemi hastası oğlu Erdi'nin adını yaşatmak için 80 kütüphane açan Çiğdem Kuzucu, oğlunun hastane arkadaşlarını ve nakil bekleyen hastaları yaşatmak için "1000 gönüllüden biri de sen olur musun" kampanyası başlattı.
Çiğdem Kuzucu, lösemi hastası oğlu Erdi Berkay Gülmez'i 4 yıl önce kaybettikten sonra oğlunun adını yaşatmak için 80 kütüphane açtı. Kuzucu, oğlunun hastane arkadaşları ve nakil bekleyen sayısız hastaya yardım etmek için de "1000 gönüllüden biri de sen olur musun" yardım kampanyası başlattı.
Sosyal medya üzerinden organize olan, evsizler, kimsesizler, hasta ve yaşlılar ile bütün ihtiyaç sahiplerine ulaşan Aşhane Ankara üyelerinden Çiğdem Kuzucu, lösemi tedavisi gören oğlu Erdi'yi 4 yıl önce 19 yaşındayken kaybettiğini, vefatının ardından oğlunun adını yaşatma ve diğer lösemi hastalarına destek olma mücadelesi verdiğini söyledi.
Türkiye genelinde 80 kütüphane açtığını belirten Kuzucu, bunlardan 47'sine oğlunun, diğerlerine ise oğlunun hastalıkla birlikte mücadele ettiği hastane arkadaşlarının ismini verdiğini belirtti.
Kütüphaneleri, Ankara, İstanbul, İzmir, Batman, Şırnak, Hakkari ve daha birçok ilde, kütüphanesi olmayan okullarda açtığını kaydeden Çiğdem Kuzucu, Ankara'da bir kent kütüphanesi açmayı hedeflediğini de ifade etti.
Kuzucu, oğlu Erdi'yi kaybettikten sonra diğer hastalarla yolunun, lösemiyle mücadele ederken kesiştiğini dile getirdi.
Aşhane Ankara gönüllü topluluğuna üye olan Çiğdem Kuzucu, burada "lösemiyle mücadeleyi" gündeme getirdiğini ve bir yardım kampanyası başlatmaya karar verdiğini anlatarak, şöyle konuştu:
"Benim oğlum çok şanssızdı, teşhis konulduktan sonra 6 ay kadar yaşadı. Ancak oğlumun hastanede kaldığı süreçte ben de bu hastalığı, bu hastalıkla mücadele veren birçok insanı tanıdım. Hastanede çok arkadaşım oldu, sürekli görüşüyoruz.
Ben oğlumu kaybettim, ancak o günden beri onkoloji hastanesinde nakil bekleyen hastalarla beraberim. Mesai çıkışı lösemi hastalarına ziyarete gidiyorum. Bütün hastaları bilirim neredeyse. Kim yatıyor, kim çıkıyor, teşhisi nedir, tedavisi ne kadar sürecek. Esasında olayın içinde olduğum, durumlarını bildiğimden onlar için bir şeyler yapmaya çalışıyorum, amacım bu."
Bir başkasından nakil ihtimalinin neredeyse milyonda bir olduğunu da dile getiren Kuzucu, "Nakil bekleyen hastaların sesini duyurmak, umutları yeşertmek istiyoruz. Şu anda çok insan nakil bekliyor. Aileden eğer bulunmazsa çok zor durumda kalıyorlar. Aylarca, senelerce nakil bekleyen insanlar var. Bu kampanyadan umutluyum, çok ses getireceğine inanıyorum." dedi.
Kampanyayı düzenlerken yetişkin lösemi hastalarına da dikkati çekmeyi amaçladığını belirten Çiğdem Kuzucu, "Lösemi denildiği zaman insanların aklına genelde çocuklar geliyor, yetişkin lösemi hastaları kimsenin aklına gelmiyor. Yardım kampanyalarında hep çocuklar var, hiç yetişkinlerden bahsedilmiyor. Çocuklara zaten çoğu kişi duyarlı, o yüzden yetişkinlere karşı da duyarlılığı artırmak istiyoruz." ifadelerini kullandı.
Kan örnekleriyle tarama yapılıyor
Dikimevi'ndeki Orta Anadolu Kök Hücre Gönüllü Verici Merkezi'nde yarın düzenlenecek "1000 gönüllüden biri de sen olur musun" yardım kampanyasında, katılımcılardan 3 tüp kan örneği alınacak. Katılımcılar, Türk Kızılayı Türkkök Kök Hücre Bilgilendirme ve Onam Formu'nu dolduracak.
Alınan örneklerden birisi kampanyanın gerçekleştirildiği merkezde kalırken, diğer 2 tüp ise incelenmek üzere Sağlık Bakanlığı ve Dünya Kemik İliği Bankasına gönderilecek. Kan örnekleri, uyumlu hastanın bulunabilmesi için dünya çapında taranacak.
Kampanyaya davet etti
Kuzucu, herkesi yarın 11.00 ila 20.00 saatleri arasında gerçekleştirilecek yardım kampanyasında kan örneği vermeye davet ederek, şunları kaydetti:
"İnsanlar bu işlemi zor bir işlem sanıyor. Sadece kan verecekler, ameliyat yok, herhangi bir hasar, ağrı sızı yok. Kronik bir rahatsızlığı olmayan, kanser geçmişi olmayan 18-50 yaş aralığındaki herkes verici olabiliyor. Yapılması gereken işlem çok basit, sadece 3 tüp kan örneğimizi veriyoruz, onay formu dolduruyoruz. Bu işlemi yaptırmamız en fazla 5 dakikamızı alıyor.
Oldu ki kanımız bir hastayla uyuştu, yine işlem çok kolay, sadece kan veriyorsunuz. Yarım saat sonra normal hayatınıza dönüyorsunuz."