Amerikan askeri nasıl olunur
Amerikan askeri olmak için ille de ABD Silahlı Kuvvetlerine kayıt yaptırmak gerekmez. Türkiye’de Neoliberal Solcu olarak da Amerikan askeri olabilirsiniz.
ÖDP’nin Birgün gazetesi, Amerika cephesinde en hızlısı. Kobane’yi Stalingrad’a benzetmiş (23 Eylül 2014). İnsan gülemiyor.
“Komünist” adını taşıyan, ancak isimleriyle ilgileri olmayan gruplarda, ABD’nin Kobane siperlerine yatmışlar. Bildirileri, Amerikan Ordusunun bildirileri gibi.
ABD ASKERİNİN KAMUFLAJI
ABD askeri olmak utanılacak bir olay. Elbette kimse göğsünü gere gere bu kimliğini ortaya koyamıyor. Altına saklanmak için örtü gerekli. O da var. “IŞİD’e karşı mücadele” parolası, Amerikan askerinin “kamuflajı” oldu.
ABD emperyalizmi de Koalisyon’u “IŞİD’e karşı direnme” parolasıyla topluyor. Cepheye ilk koşanlar, bizim Neoliberal Solcular.
O “Solcu”larımız, ABD’nin Irak’a saldırısını da “Ne Sam ne Saddam” diye desteklemişlerdi. “Saddam’ın zulmü”, ABD askeri olmanın “kamuflajı” idi.
O “Solcularımız” ABD’nin ve Tayyip Erdoğan’ın Suriye’ye saldırısının da emrindeydiler. Amerikan askerinin kamuflajı bu kez “Katil Esat” oldu.
Kim ABD emperyalizmi ile karşı karşıya gelse, hemen “katil” damgası vurdular.
Ancak ABD’nin katilleri hiçbir zaman “katil” olmadı onların sözlüğünde.
Vazgeçemedikleri bir görevleri var: ABD cephesinde bulunmak.
KOBANE’DE YENİDEN ABD’NİN KOLLARINA ATILDILAR
Solun o kesimlerinde son zamanlarda PKK kuyruğundan kopma eğilimi yükseliyordu. Çünkü PKK yandaşlığını Solculukla açıklamak artık olanaksız. Ayrıca PKK zayıflıyor ve itibar kaybediyor.
ABD, “IŞİD’e karşı mücadele” borusu çalınca, hepsi yeniden PKK’nin yedek kuvvetleri haline geldiler. Kobane’de ABD’nin kollarına atıldılar. Demek ki, asıl vatanları ABD’nin kucağıymış.
PKK üzerinden Amerikan ordusuna mı kaydoldular?
Yoksa ABD üzerinden PKK kuyruğuna mı takıldılar?
İkisi de var.
ER MEYDANI AYNI ZAMANDA İHANET MEYDANIDIR
Bölgemiz büyük bir savaşa doğru gidiyor.
Savaş, vatanseverler için er meydanıdır.
Savaş, aynı zamanda ihanet meydanıdır.
Stalingrad’ta Hitler’in Ordusunda savaşan Sovyetler Birliği’nin azınlıkları vardı. Emperyalist saldırgana hizmetin örtüsü, o zaman da “azınlıklara özgürlük” gibi sloganlardı.
Yanlış cephede asker olanlar, bugün hain diye anılıyorlar.
Emperyalizm çağında, insanlık ile zalimler arasındaki saflaşmayı belirleyen, emperyalizme tavırdır. Bugün: ABD emperyalizmine tavırdır.
“Molla” diye aşağılamaya kalktıkları İran, “Katil” diye suçladıkları Beşer Esat, ABD emperyalizmine direniyor. Ama Neosolcular, emperyalizmin cephesindeler.
SAVAŞ BORULARI ÖTÜNCE
ABD, “Kürt Koridoru” adı altında İkinci İsrail Koridoru açmak için harekete geçti.
PKK, artık ABD’nin stratejik piyonu olduğunu açık açık söylüyor. Mecbur buna! Savaşta cepheler gizlenemez.
Eskiden Aydınlık’ta bile Rojavacılar vardı. PKK’yı emperyalizme karşı mücadele cephesi içine yerleştirmek için gerçekleri bir hayli zorladılar. Ama cepheler kurulunca ve savaş boruları ötünce, PKK’nın safı apaçık ortada. Herkes kendi yerini kendisi ilan ediyor.
Artık PKK kuyrukçuluğunu insan hakkıyla, kurtuluş mücadelesiyle, özgürlük aşkıyla vb. açıklama şansı kalmamıştır.
NEOLİBERAL SOLCUNUN SAVAŞ DÜZENİNDEKİ CEPHESİ
Bölgemizde bir yanda ABD emperyalizmi ve İsrail var. Bağımsızlığı, insan hakkını, özgürlüğü, insanlığı çiğnemekten utanmayanlar, onlarla aynı cephede toplanıyorlar.
Bölgemizin insanlık cephesinde ise, bölge ülkeleri ve halkları var. Suriye, Lübnan, Irak ve İran emperyalizme karşı bir cephe oluşturdu. Mısır da onlara katıldı. Türkiye’nin millî kuvvetleri de onlarla birliktedir.
Cepheler kurulmuştur. Hiç kimse artık PKK kuyrukçuluğunu sevimli gösterme şansına sahip değildir.
Neoliberal Solcu, vatansız ve kimliksizdir.
Neoliberal Solcu, savaş düzenine girince, Amerikan askeri oluyor.
Doğu Perinçek
Aydınlık/ROTA