Devlet yardım etmez ise zeytin ağaçları kesilecek

Zeytin bu sene yine üreticinin yüzünü güldürmedi. Çünkü zeytinci girdi fiyatlarının yüksek olmasından dolayı zeytinine gübre, ilaç ve bakımlarını yapmadıklarından ya hiç tutmadı, ya da yarısına yakını tuttu.

Zeytin ve zeytin yağı fiyatları yükseldi ama bu zeytin bahçelerinin verimsizliği, zeytin ağaçlarının meyvesinin yeterince tutmasından meydana gelmiştir.

1. Zeytincini beklentisi : Mutlaka ve mutlaka zeytine verilen desteğin yükseltilmesi, en az 1 liraya yükseltilmesidir.

2. Zeytincinin kullandığı mazot, gübre, ilaç gibi ihtiyaçların devlet desteği yapılmasıdır.

3. Türkiye ve dünya piyasalarında üretilen zeytinin devlet tarafından tanıtılmasıdır.

4. Zeytin yağı fabrikalarının daha modern ve teknik insanlarla yürütülmesidir.

Osmaniye ve Akdeniz bölgesi zeytin üretiminde önemli bir yere sahiptir. Osmaniye özellikle zeytin üretiminde Millatan Önce zeytin üretiminde önemli bir yere sahip ve halen Kesme Burun bölgesinde zeytin yağı üretimi yapan yerler kazılarda çıkartılmıştır. Osmaniye M.Ö. dünya zeytin borsasının belirlendiği yer olarak bilinmektedir.

Osmaniye’nin Fakuuşağı Köyü yakınlarındaki Kök yeri mevkide zeytin bahçe sahipleri, zeytin toplayan işçilerle görüştük.

Zeytin üreticisi zor durumda, çalışanlar zor durumda yani zeytin üreticisinin zorluğu işçilerle de yansımaktadır.

Zeytinde emeklisi, daha yirmi yaşına gelmemiş genç kızlar ağaçların üzerinde, dikenlerin arasında çalışıyorlar ama ücretleri belli değil yani giden senin daha altında ücretler çalışmaya devam ediyorlar. Yani ücret denilmez ama gündelikleri otuz liranın altında yağmurun, güneşin altında para kazanmaya çalışıyorlar.

Bay Börek Çelik Osmaniye’de en büyük zeytin bahçe sahiplerinden biri ve bu sene zeytin ağaçları yarı, yarıya meyve tutmuş. Fiyatlar yüksek ama zeytin az tutuğundan kaynaklanmaktadır. Gelecek yıl zeytin ağaçlarını üretici kesecek diyor, çünkü bu sene çok zeytin ağaçları tutmamış, bunların girdilerini üretici karşılayamaz duruma geleceğinin altını çizmektedir.

GİRDİ FİYATLIRIMIZ ÇOK PAHALIDIR.

Bay Börek Çelik, zeytinin iyi olduğunu bunun ise erken hasat yaptıklarını belirtiyor. “Kesinlikle her yıl borunu, fosforunu, azotunu verdiğin zaman zeytin her yıl tutar. Zeytin fiyatları bu yıl yüksek hemen, hemen %50-%60 yüksek ve piyasada yağ yoktur. Zeytinlerin yaklaşık 4/3 tutmadı ve sıkıntılıyız. Beş yıldan bu yana fiyat yükseldi o da zeytin tutmadığından ötürü yükseldi. Beş yıldır zeytin fiyatı değişmemişti. Mazot pahalı, gübre ve girdi fiyatları pahalıdır. Giden sene 40 ton yağ elde etmiştik, bu sene ise 30 ton elde ederiz diye düşünüyorum. Yağ fiyatları bu sene 9-10 lira arasındadır. Zeytin ise 3 liranın üzerinde seyir etmektedir. Vatandaş bu sene az zeytin olduğundan pahalı yiyecektir. Yine artı olarak bakımsız olan zeytinler 38.derece sıcaklıktan ötürü çiçekleri döküldü.

Bizim kadirli ilçesi bu zarardan ötürü zeytin ağaçlarını kesme yoluna gittiler. Zararın neresinden dönersek, kardır diyerek zeytin ağaçlarını kesmeye başladılar. Zaten gittikçe zeytin para etmediğinden, zeytin ekim alanları daralmaktadır.

Bakan iki yıl önce övünerek şunları söylemişti ‘zeytin fiyatları hiç değişmedi’ dedi. Bu lafı ederken bizim durumumuzu düşünmüyor. Çiftçilik arttı, mazot arttı. Zeytinlere bakılmadı, zeytin tutmadı şimdi ise patlama noktasına gelindi. Hadi bakan bu sene zeytin yağının fiyatını bu sene de önlesin bakalım!

Biz 2300. lira destek alıyoruz. Osmaniye toplamda ise 34.bin lira destek gördük ve bu da beş-altı çiftçiye verildi. Bu parada ziraat odası, toprak tahlil gibi girdilere bile yetmiyor”

BU HÜKÜMET BİZİ PERİŞAN ETTİ.

İşçi Çavuşu Bekir Kılla ise bu hükümetin kendilerini perişan ettiğinin belirterek Maraş’dan 30 yıl önce gelerek bu işlerde çalıştıklarını belirtiyor.

“30 Otuz yıl önce Osmaniye iline geldik. Ücretlerimiz yetersizdir. Mazot pahalı, ilaç pahalı, bir kilo zeytin bir işçisin yevmiyesi bile değildir.

Bu devlet başa geldiğinden bu yana işsizlik alt safhaya düştü. İş olmadığından kimse evinden çıkmıyor. Bu hükümet kimine odun, kimine kömür veriyor, bu gün pamuk ve fıstık ekimi azalmıştır. Fıstık kilosu iki liradan satılmaktadır. Çiftçi zor durumda olduğundan bize verilen ücret düşük ve geçim sağlayamıyoruz. İşte bu dağ başında ağaçların üzerinde karnımızı doyurmaya çalışıyoruz.”

ÜCRETLERİMİZ GİDEN SENEDEN DAHA DÜŞÜK.

Bahçede çalışan ve yaşları 15-20 arasındaki genç kızlar ve emekli olmuş ama maaşları yetmeyen kadınlar ve erkekler aldıkları ücretleri yeterli bulmuyorlar ve zorunlu çalıştıklarını ifade ediyorlar.

Sevim Caz “tarlalar otlu, ücretlerimiz giden seneden daha düşüktür. Portakal toplayanlar daha yüksek bizimki ise onlardan düşüktür. Bir taraftan da halen ücretler açıklanmadı.” Diyor.

Emine Argıç ise bu sene işçi ücretlerinin daha yüksek olduğunu beklediklerini ama diyor “giden senenin altında ve bakın otlar, dikenler arasında çalışıyoruz.”

MİLLİ HÜKÜMET KURULMADIR.

Zeytin işçisi Hasan Demirbaş ise işçilerin zor durumda olduğunu ve milli bir hükümetin kurulması ile işçilerin durumunun düzeleceğine inanıyor. “Mazot pahalı, gübre pahalı, işverende işçiye az para veriyor. Milli bir hükümet kurulursa, işçinin ve işverenin sorunu da çözülür. Çiftçinin, herkesin sorunu çözülür. Ben öyle inanıyorum ve işçi, işveren de herkes bu hükümet döneminde perişan olmuştur. Kısacası Türkiye’den yana bir hükümetin kurulmasını istiyoruz” diyor.

Emekli Nurten Demirbaş ise emekli olmasına rağmen maaşı yetmediğinden çalışıyor ve çok yoruluyorum diyor, akşam ev işlerini yapmak zorunda kalıyorum “Maaşım yetmiyor, çalışmak zorunda kalıyorum. Çok yoruluyorum ama ne yapayım, bu zeytinde çalışıyoruz ama ücretlerimiz çok düşüktür” şeklinde konuşuyor.

ZEYTİN FABRİKALARDA TEKNİK ADAM YOKTUR.

AliTekin Balıkesir Üniversitesini bitirmiş ve yüksek lisans yapıyor. Zeytin konusunda bilimsel çalışmaların ötesinde yürüdüğünü belirterek şunları söylüyor.

“Bakın bizim Millatan öncesine dayanan bir zeytin üretim ve işletimi vardır. Bu gün baktığımızda ise Osmaniye, Kahramanmaraş, Hatay illerimiz zeytin üretiyor ama zeytinde hiç söz hakkına sahip olamamaktadır. Zeytinin bir yıl tutup, bir yıl tutmaması üreticiyi zeytinini kesmeye yöneltmiştir. Bir yıl zeytin tutup, diğer yıl tutmaması zeytin üreticisinin evini geçindiremez duruma getirmiştir. Bana göre devlet zeytinin var yok, senesinde destek vermesi, özellikle zeytin yağına prim desteğinin 1 lira olması gerekmektedir. Zeytine bakarsan her yıl zeytin verir. Bakmaz isen vermez. Bizim tarlalarda zeytin çeşidi olarak: Gemlik ve Ayvalık zeytin türüdür. Gemlik zeytinleri her yıl mutlaka veriyor ama bakımsızlıktan artık Gemlik zeytini de vermemeye başladı.

Üretici zeytini dağa dik, bir yıl sonra gel ürünü al gözü ile baktıklarından ötürü, veril alamıyorlar. Gemlik söylediğim gibi her yıl veriyor ama bu da bakım olmadığından ürün vermemeye başladı.

Üreticilerimiz çok bilinçsiz, tarım il müdürlükleri orada oturup, araziye inip, çiftçi ve üretici ile birlikte olmaları gerekir. Hem zeytin üreticisinin yüzü güler, hem de ülke ekonomisi kazanmış olur.”

ulusalkanal.com.tr