Başbuğ: Atatürk yaşıyor olsaydı...

26. Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, Boğaziçi Üniversitesi Atatürkçü Düşünce Kulübü’nün davetlisi olarak Boğaziçi Üniversitesi’ne gitti. Başbuğ, ’20.Yüzyılın En Büyük Lideri: Mustafa Kemal Atatürk’ konulu konferansa konuşmacı olarak katıldı. Boğaziçi Üniversitesi Güney Kampüsü Albert Long Hall Binası Büyük Toplantı Salonu’nda düzenlenen etkinlikte Orgeneral İlker Başbuğ’u beş yüz öğrenci dinledi. Davetiyeli olarak düzenlenen konferansta salon dolup taştı.

Başbuğ’u Boğaziçi Üniversitesi Atatürkçü Düşünce Kulubü Başkanı Mertcan Yılmaz ve yönetim kurulu üyeleri ile birlikte Türkiye Gençlik Birliği Genel Başkanı Çağdaş Cengiz karşıladı.

İlker Başbuğ’un konferansa katıldığı Boğaziçi Üniversitesi’nde 27 Kasım 2015 günü PKK’nın kuruluş yıldönümü dolayısıyla kutlama düzenlenmişti. PKK terör örgütünün bayrağı ve marşları eşliğinde gerçekleştirilen kutlamalara az sayıda öğrenci katılmıştı. Boğaziçi üniversitesi öğrencileri ve öğrenci topluluklarının tepki göstermesi ve beş bin imza toplaması sonucu kutlama etkinliğini düzenleyen topluluğun faaliyetleri altı ay süreyle askıya alınmıştı.

20. Yüzyılın En Büyük Lideri

İlker Başbuğ'un konuşması, ağırlıklı olarak ABD'li profesör Arnold Ludwig'in 20. yüzyılın büyük liderlerini incelediği "King of theMountain" (Dağın Kralı) adlı kitabı üzerinden kurgulanmıştı. Dünyanın en önemli liderlerinin, ekonomiden dış politikaya, düşünce mirasından devlet anlayışına çeşitli kriterlere göre değerlendirildiği kitapta Mustafa Kemal Atatürk, 20. yüzyılın en büyük lideri olarak belirlenmişti. Başbuğ, bu kitapta Atatürk’e dair yer alan eksiklikleri gidermek üzere kaleme aldığı, konferansla aynı başlığı taşıyan kitabından anekdotlar aktardı ve önemli noktalara değindi.

Atatürk’ü Atatürk Yapan Düşünceler

Konuşmasının başında İttihat ve Terakki dönemine özel bir vurgu yaparak, bu dönemin ve teşkilatın iyi kavranmadan Atatürk'ün anlaşılamayacağını belirten İlker Başbuğ,Atatürk’ün sözlerine ve 1924 Anayasası’na gönderme yaparak Atatürk’ün millet anlayışının ırkı veya dini değil, vatandaşlık bağını esas aldığının altını çizdi. Laikliğin, bu anlayışın hayata geçirilebilmesinin yegane yolu ve Mustafa Kemal’in hayatı boyunca vazgeçmediği tüm fikirlerinde etkili bir prensip olduğunu vurguladı.

“Yunan Başbakanı Kadar Faziletli Olsalar”

Ayrıca 1934'te Yunanistan Başbakanı Venizelos'un Atatürk'ü Nobel Barış Ödülü'ne aday göstermesine değinen Başbuğ, Venizelos'un Mustafa Kemal’e ilişkin ifadelerini vurgulayarak şu sözleri söyledi: "Bugün Atatürk'e dil uzatanlar da Venizelos kadar faziletli olsalar keşke.” Bu sözün üzerine salonda büyük bir alkış yükseldi.

“Yarının Adamı Olmak Lazım”

Başbuğ, Mustafa Kemal'in "Mal ve mülk bana ağırlık veriyor. İnsanın serveti manevi şahsiyetinde olmalıdır." ve "Prensip sahibi olmak ve yarının adamı olmak lazım." sözleri üzerinden gençlere Atatürk’ü bugün nasıl yakalamak gerektiğine dair tavsiyelerini sundu.

Ardından, konuşması sırasında salondakilerin kağıda yazarak ilettiği soruları yanıtladı.

Türkiye-Rusya İlişkileri Nasıl Şekillenir?

Türkiye ve Rusya arasında bir kriz var. Ciddi bir kriz. Yapmamız gerekeni yaptık ama Türkiye’nin lehine sonuçlar doğurmuyor, Türkiye’yi zora sokan durumlarla karşı karşıya kaldık. Rusya’nın milli menfaati nedir? Suriye çok önemli. Akdeniz’e açılması açısından kritik. Suriye Doğu Akdeniz’de kontrol noktası. Suriye elden çıkarsa Rusya Doğu Akdeniz’de varlık gösteremez. Doğu Akdeniz demek münhasır ekonomik sahalar açısından dünyanın geleceği.

İç Siyaset Sorunlu

M.Kemal Atatürk der ki bir ülkenin iç siyaseti sorunluysa dış siyaseti başarılı olamaz. Bugün de maalesef terör eylemlerinin geldiği nokta açısından Türkiye zor günler yaşıyor. Türkiye’deki terör olaylarının tek nedeni yok. Sadece iç duruma bakarak terör olaylarını yorumlamak eksik olur. Ana neden dış konjonkturel olaylardır.

Suriye krizi emperyalizmin yeni bir dayatması mı?

Bizim milli menfaatimiz nedir? Toprak bütünlüğüdür, siyasi bütünlüktür. O toprakları kontrol edebilen, yönetebilen bir yönetim olmanız. Irak’ın ve Suriye’nin toprak bütünlüğü ve siyasi bütünlüğü bozulursa ve merkezi idareler yönetemez duruma düşerse ki düştü bu Türkiye’nin milli güvenliğini sarsar. Irak’ta bağımsız bir Kürt Devleti konuşuluyor, bizim bazı aklı evveller de diyorlar ki biz onun abisi oluruz. Abiliği size bırakmazlar. Irak’ın parçalanması söz konusudur. Bunu kim engeller? İran ve Türkiye ağırlığını koyarsa Irak parçalanmaz. Suriye’nin kuzeyinde bir koridor oluşuyor. Suriye’nin toprak bütünlüğünü ve siyasi bütünlüğünü korumak bizim milli hedefimiz. Bunu Rusyayla, Esadla, İranla olursak yaparız. Tabi ki Amerika’yı da dışlamayın. Amerikasız da çözüm zor. Bölgeye yakın iki etkin devlet dediğiniz zaman karşınıza bir Rusya çıkıyor iki İran çıkıyor. Politikanız bu ikisiyle uyumlu olmalı.

M.Kemal Atatürk yaşıyor olsaydı paralel yapı ile nasıl mücadele ederdi?

Paralel yapı olmazdı, mümkün değil.

Kurucu İlkeler Değiştirilemez

1921 anayasası yapılırken M. Kemal TBMM’nin ismini kurucu meclis olrak koyuyor. Büyük değişimler olacaksa bunu kurucu meclisler yapar. Bir devletin temel kurucu ilkelerini ancak kurucu meclisler değiştirebilir. Temel kurucu ilkeler belli, ilk dört madde. Bunlarda değişiklik olması mümkün değil. Herhalde toplum da buna tepki gösterir.

ulusalkanal.com.tr