Spor aşkıyla yaşama tutundu
Antalya'da, 11 yaşındayken falezlerden düşmesi sonucu bel kemiği kırılan, doktorların "Yataktan kalkamazsın" dediği Önder Yurdagül, spora tutkusu sayesinde yaşama bağlandı .
Gelecek vadeden bir futbolcuyken falezlerden düşmesi sonucu bel kemiği kırılan ve doktorların "Hayatın boyunca yataktan kalkamazsın." dediği Önder Yurdagül, spor aşkıyla ve azmiyle yaşama tutundu.
Henüz 11 yaşındayken Antalya'nın tarihi Kaleiçi semtindeki falezlerden düşen Önder Yurdagül'ün, belkemiği kırıldığı için belden aşağısı felç oldu. Doktorların yataktan kalkmasına bile ihtimal vermediği Önder, ailesinin büyük desteği ve kendi azmiyle tekerlekli sandalyede oturmayı başardı.
İlk ve orta öğrenimini tamamlayan Yurdagül, bu arada Antalya Büyükşehir Belediyesi Tekerlekli Sandalye Basketbol Takımı'na katıldı. Engelli basketbolcu olarak Türkiye'yi uluslararası şampiyonalarda temsil eden Önder, milli sporcuların yararlandığı haktan faydalanarak Akdeniz Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokuluna (BESYO) girdi.
Üniversite eğitiminin ardından engelli sportif eğitim uzmanı olan Yurdagül, bir yandan Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğünde Engelliler Koordinatörlüğü görevini yürütürken, bir yandan da Antalya'daki bazı otel ve turizm acentelerine engelsiz turizm danışmanlığı yapıyor.
"En büyük destekçim ailem ve arkadaşlarım oldu"
Yurdagül, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1999 yılında falezden düşmesi sonucu hayatını tekerlekli sandalyeye bağlı sürdürmeye başladığını belirterek, o günden itibaren kendisi için yeni bir hayatın başladığını söyledi.
Kazanın ardından sıkıntılı bir süreç yaşadığını ifade eden Yurdagül, "Futbolcu seçmeleri için İstanbul'a gitmeye hazırlanan, gelecek vadeden bir sporcu iken kazayı geçirdim. Futbol, fakir bir ailede yetişen bir çocuk için ciddi anlamda bir gelecek kurtuluşudur. Ama bunun için gerekli olan en büyük yetimi, yani ayaklarımı kaybettim. En büyük destekçim ailem ve arkadaşlarım oldu." diye konuştu.
Yurdagül, maddi yönden çok zorlanan ailesinin, tedavisinin en iyi şekilde olması için ellerinde geleni yaptığını, hayata bir şeyler bırakmak zorunda olduğunu hissettiği için çok çalıştığını belirtti.
"Ağır engelim olduğu için okuyamazdım"
Bugünlere gelmesindeki en büyük mimarın spor olduğunun altını çizen Yurdagül, şöyle devam etti:
"2006 yılında, lise dönemlerimde tekerlekli sandalye basketbolu ile tanıştım. Liseyi bitirdikten sonra çok çalışarak milli takıma yükselmeyi başardım. Bu süreçte üniversiteye geçiş söz konusuydu. Yalnız Akdeniz Üniversitesi BESYO'ya o dönem başvuru yaptığımda, engelim ağır olduğu için okuyamayacağım, mülakatlara katılamayacağım tarafıma bildirildi. 'Bunu nasıl aşabilirim' diye bir araştırma yaptım. Uluslararası düzeyde milli takımlarda başarı elde eden sporcuların, taban puan alıp mülakatsız BESYO'ya geçiş sağlayabildiğini öğrendim. Bu arada milli takımla tekerlekli sandalye basketbolda 2008 yılında Avrupa ikincisi olduk. Tekerlekli sandalye basketbolda, o güne kadar Türkiye'nin en büyük başarısıydı. Uluslararası müsabakalarda başarı elde eden sporcu olarak BESYO'ya geçiş sağladım. Ama aslına bakarsanız engelim ağır olduğu için burayı okuyamazdım. Çalıştık ve başardık."
Engelli spor eğitim uzmanı
Yurdagül, üniversite hayatında da zorluklarla karşılaştığını dile getirerek, çok ağır engelli birinin BESYO'da nasıl eğitim alacağı ile ilgili mevzuat bulunmadığına dikkati çekti.
BESYO'daki hocalarının uygulamalı sınavları kendisine göre yapmasıyla sorunu aştıklarını anlatan Yurdagül, bir diğer problemin de üniversitenin tekerlekli sandalyeli bir engelliye uygun olmamasından kaynaklandığını belirtti.
Bu nedenle o dönemde görev yapan rektörle görüşerek "Engelsiz Kampüs" projesini başlattıklarını ifade eden Yurdagül, "Avrupa'da ve Türkiye'de ilk kez uygulanan bir projeydi. Şu anda Akdeniz Üniversitesi tüm engelli kardeşlerimizin çok rahatlıkla yaşayabilecekleri bir hale geldi. Çok rahat bir öğrencilik hayatı geçirdiğimi söyleyebilirim." dedi.
Üniversite hayatı ile turizm sektöründe iş yaşantısının başladığını, Türkiye markası olan bir turizm acentesinde satış müdürlüğü görevine kadar yükseldiğini dile getiren Yurdagül, üniversiteden mezun olduktan sonra girdiği Kamu Personeli Seçme Sınavı'nda (KPSS) başarı kazanarak Aksaray Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğüne Türkiye'nin ilk engelli spor eğitim uzmanı unvanıyla atandığını anlattı.
Bir yıl sonra Antalya'ya tayin olduğunu ve Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğünde Engelliler Koordinatörlüğü görevini yürütmeye devam ettiğini kaydeden Yurdagül, şöyle konuştu:
"Göreve geldiğimizde Antalya, düzenli spor yapan engelli sayısında 47. sıradaydı. Gençlik ve Spor Bakanlığının resmi verilerine göre şu anda düzenli spor yapan engelli sporcu sayısında Türkiye birincisiyiz. Geçen sene aktif spor hayatıma son verdim. En son ASAT Tekerlekli Basketbol Takımı'nda oynamıştım. Ardından Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonunun yönetim kuruluna girdim. Şu anda federasyonun tekerlekli sandalye tenisinden sorumlu asbaşkanlık görevini yürütüyorum. Aynı zamanda Büyükşehir Belediyesinin ilk defa kurmuş olduğu Gençlik Meclisinde engelsiz yaşam kurulu başkanlığı yapıyorum. Antalya'daki bazı otel ve turizm acentelerine de engelsiz turizm danışmanlığı veriyorum."
Hayatının sağlıklı bireylere göre daha zor olduğuna işaret eden Yurdagül, kadere inanan biri olarak öleceği güne kadar hayatını en iyi şekilde idame ettirmeye çalıştığını dile getirdi.
Bu nedenle çok çalışması ve insanlara neler başarabildiğini göstermesi gerektiğini söyleyen Yurdagül, "Her engellinin bir şey başarması yüzlerce engellinin önünü açıyor. Engelli arkadaşlarımızın bu düşünceyle yola çıkmasını istiyoruz. Kendinden sonraki engelli arkadaşlarının da önünü açmasını istiyoruz." diye konuştu.