AKP’de moraller niye bozuk?

Aydınlık gazetesi yazarı İsmet Özçelik'in yazısı şöyle:

"AKP’lilerin morali bozuk. Geçmişte yapılan hataların faturası ödeniyor. Günü kurtarma politikaları duvara dayandı. Türkiye’yi yönetmekte zorlanıyorlar. Hatta yönetemiyorlar.

AKP yöneticileri eskiden yapılanları savunmakta çok isteklilerdi. Şimdilerde sohbetlerde havadan sudan konuşmayı tercih ediyorlar. Eğitimde yaşananları ağızlarına almıyorlar. Ekonominin durumunu pas geçiyorlar. Enflasyon tartışmasına hiç girmiyorlar. İşsizlik konuşulunca ağızlarını bıçak açmıyor.

Tek konuştukları bölge ülkeleriyle işbirliği, FETÖ ve PKK ile mücadele. Diğer bir deyişle yanlıştan dönülen politikalar.

YERLİ ARABA TÖRENİ

Geçtiğimiz günlerde AKP ile iş yapan bir tanıdığıma rastladım. Yerli araba ile ilgili Beştepe’de yapılan törenden geliyordu. İzlenimlerini sordum.

“Cumhurbaşkanı Erdoğan çok durgundu. Moralsizdi. Diğer konuşmacıları beklerken sık sık daldı. Sonra birden kalktı gitti. Başbakan konuşurken bile yoktu. Adı anons edilince geldi konuştu. Başbakan Binali Yıldırım’ı da iyi görmedim. Ciddi sıkıntıları olduğu anlaşılıyor” dedi.

TASFİYELER

Bunları duyunca AKP’li tanıdıklarımı arayıp neler olduğunu öğrenmeye çalıştım. Belediye başkanlarının görevden alınmasının pürüzsüz gerçekleşeceğini düşünüyorlarmış, yanılmışlar. “Tereyağından kıl çeker gibi olacağını sanmıştık, olmadı” ifadelerini kullandılar.

Yığınakta yaptıkları hataları anlattılar. “Keşke partide FETÖ temizliğini açık yapsaydık” diye konuştular.

SOHBETLER

AKP’li olmayan ama işleri nedeniyle AKP’lilerle sürekli birlikte olan bir işadamı AKP milletvekillerinin dost sohbetlerini anlattı. İşte anlatılanlardan bazıları:

“Apartmana girerken komşularla karşılaşacağım diye korkar hale geldim. Hele şu sınav değişikliği sonrası çok zor durumda kalıyorum. Yapılanları savunamıyorum. Bizim bakan bir konuşuyor, kafalar daha da karışıyor.”

“Seçim bölgemde dolaşmak işkence haline geldi. Eskiden biz konuşurduk, seçmen dinlerdi. Şimdi onlar konuşuyor, biz dinliyoruz. Üstelik de başımız öne eğik.”

“Benim bölgemde halk tarımla geçiniyor. Eskiden yanlarına gittim mi hepsi ayağa kalkardı. Şimdi kıçlarını dönüyorlar.”

MERKEZDE ZAAFİYET

Ortaya çıkan durum merkezi otoriteyi zayıflatmış. Belediye başkanlarının istifasının uzaması ters tepmiş. Eskiden kimse çıtını çıkaramazken, şimdi homurtu başlamış. FETÖ’nün siyasi ayağının üzerine zamanında gidilmemesinin sonuçları olarak yorumlanıyor.

“FETÖ’cü bakan ve parti yöneticilerine niye dokunulmuyor” itirazları da gündemde. AKP’de yaşanan erime bazı partililerin bağımsız hareket etmesine yol açmış. Seçim öncesi avantajlarını kullanma çabası öne çıkıyor. Kriz yaratıp ihale peşinde koşanların olduğu bile söyleniyor.

Seçim tarihinin netleştirilememesinin Erdoğan’ın elini kolunu bağladığını ifade ediyorlar.

BÜLENT ARINÇ

AKP kulislerinde eski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın durumu tartışılıyor. Erdoğan’ın son dönemde ona yönelik tavrının değiştiğine vurgu yapılıyor.

“Arınç’ın FETÖ ile ilişkisi açık. Damadının durumu ortada. Erdoğan’ın Arınç’a yumuşaması ilginç” deniyor.

Erdoğan’ın AKP içinde yaşanacak kopmaları önlemeye çalıştığı, kopma olsa bile etkisiz kalması için uğraştığı iddia ediliyor.

Anlayacağınız AKP’de işler giderek karmaşık hale geliyor.

HEYECAN AZALDI

Herkesin ortak kanısı partide genel bir yorgunluk olduğu. Bu durum Beştepe’de yapılan toplantılara da yansıyor.

Heyecan, coşku giderek azalıyor. Yukarıdan aşağıya, aşağıdan yukarıya bir etkilenmeden söz ediliyor..!

Seçimler yaklaştıkça gerilim artıyor!

Bu tespitler benim değil. 2002’den sonra 3 dönem milletvekilliği yapan bir AKP’liye ait. AKP’nin psikolojik olarak üstünlük sağlaması için acil bir başarıya ihtiyacı olduğunu vurguluyor.

“Ne gibi” diye sorunca, “En zor soru da bu. Ufukta böyle bir başarı görünmüyor. İmam Hatip nutukları, müftülere nikah yetkisi... gibi zaferler(!) de ters tepiyor” dedi.

Durum bu!"

ulusal.com.tr