'Silivri'de Talat Paşa Komitesi'nden yargılandık'
İstanbul Üniversitesi eski Rektörü Kemal Alemdaroğlu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi(AİHM)'in Türkiye'ye sözde Ermeni soykırıyla ilgili aldığı kararın Türkiye açısından büyük bir zafer olduğunun altını çizdi ve Talat Paşa Komitesi'nin bu başarıdaki oynadığı rolünü şöyle özetledi:
-1973 yılından itibaren Türk Diplomatlarını kahpece Şehit eden ASALA Örgütünün temel amacı; 1915 yılında Ermeni, Vatandaşlarımıza karşı soykırım yapıldığının Türkiye Cumhuriyeti tarafından kabul edilmesini sağlamaktı. Birçok devleti etkileyen örgüt ve Ermeni Diasporası, o ülkelerin, parlamentolarında Ermeni Soykırımı kararlarını aldırmıştı. Nitekim bu katilleri içimizde destekleyen HAİNLER de sürekli her ortamda pervasızca söylem ve eylemlerde bulunuyorlardı.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kararı, devletlerin bu açıdan düşünmesini ve içimizdeki hainlerin de seslerini kesmesini sağlayacaktır.
-Talatpaşa Komitesi, 23-24 Temmuz 2005 tarihlerinde Lozan’da, 18-19 Mart 2006 tarihlerinde Berlin’de, 6-7-8 Mart 2007 tarihlerinde Lozan Mahkemesinde (Sayın Doğu Perinçek’in yargılandığı), yine 2007 yılında Paris ve Londra’da benim de katıldığım etkinlikleri yapmasaydı, daha sonra da mücadelesini sürdürmeseydi ve özellikle İsviçre Mahkemesinin kararını AİHM’e götürmeseydi Ermeni Diasporası ve uzantıları 2015 yılına güçlü bir şekilde hazırlanacaklardı.
-Bizler, Avrupa’nın önemli merkezlerinde “Ermeni Soykırımı yoktur, bu Emperyalistlerin yalanıdır” derken hiçbir şekilde Hükümetin desteği olmamıştır. Tamamen Sivil Toplum Hareketi olarak kendi olanaklarımızla, yani giderlerimizi kendimiz karşılayarak eylemleri gerçekleştirdik. Sonuç ve karar; görüşlerimizi savunan avukatlarımızın başarısıdır.
-Silivri Mahkemesi, Talatpaşa Komitesini suçladı ve cezalarımızı verirken bu eylemlerimizi suç delili olarak gösterdi. Ben, Savcıların ve Mahkemesi Heyetinin AİHM kararından sonra belki de yanlışından döneceğine inanmak istiyorum.
-Avrupa Parlamentosu da, AİHM kararına uymak zorundadır ve bundan böyle herhangi bir baskı Türkiye Cumhuriyeti Hükümetine yapamayacaktır kanısındayım.
- Ermeni Diasporası, 2015 için etkinliklerini gerçekleştirmeyi düşünebilir. Bu konuda önemli olan T.C Hükümetinin ve içimizdeki Hainlerin düşünceleri ve girişimleridir. Bizler, her şey bitti diyerek rehavete kapılmamalıyız, bilakis daha dikkatli ve uyanık olarak iç ve dış söylemleri ve etkinlikleri izleyerek gerekli girişimlerde bulunmalıyız.
Aydınlık