Rusya Büyükelçisi Aleksey Yerhov'dan Türk Tabipler Birliğine tepki mektubu
Rusya Büyükelçisi Aleksey Yerhov, Türk Tabipleri Birliği'nin, Kovid-19'a karşı uygulanan aşıların hastalığı önleme verilerinin değerlendirildiği makalede, ülkesinin geliştirdiği Sputnik V aşısına yer verilmemesine gönderdiği bir mektup ile tepki gösterdi.
Türk Tabipleri Birliği'nin, Kovid-19'a karşı uygulanan aşıların hastalığı önleme verilerinin değerlendirildiği makalede Rusya'nın geliştirdiği Sputnik V aşısına yer vermedi. Rusya Büyükelçisi Aleksey Yerhov, ülkesinin geliştirdiği Sputnik V aşısına makalede yer verilmemesine Türk Tabipler Birliğine gönderdiği bir mektup ile tepki gösterdi.
Rus Büyükelçi Yerhov mektupta şu ifadelere yer verdi:
''Sayın Profesör Doktor FİNCANCI,
Başında bulunduğunuz birliğin web-sitesinde yayınlanan ''Aşılar Tüm Canlıların Ortak Değeridir'' makalesini ilgi ve merak ile incelemiş bulunmaktayım. Başlıktaki tezinize tümü ile katılıyorum. Dünyamız, milyonlarca hayat kurtaracak, yeni tip koronavirüs enfeksiyonunun yayılmasını durduracak güvenli ve etkili aşıların geliştirilmesi dahil olmak üzere tüm dünya topluluğunun çabalarının seferber edilmesi sureti ile aşılması mümkün olabilecek eş görülmemiş bir çağrı ile karşı karşıya kalmıştır.
Okuduğum değerlendirmenizde, genel olarak ''SPUTNİK V'' olarak bilinen Gamaleya Merkezince geliştirilerek dünyada ilk milli tescil işlemini görmüş ''Gam-KOVİD-Vak'' aşısının yer almadığı hususu açıkçası hafif bir şaşkınlık yaratmıştır. Böyle bir derleme hangi listeler ve reytingler esas alınarak yapıldığı muallakta kalmıştır. Makalede anılan diğer ürünlerde olduğu gibi ''Sputnik V''nin etkinliği de yüzde 90%'ın üzerinde olup, Rus aşısı koronavirüs hastalığının ağır vakalarına karşı aynı şekilde tam bir koruma sağlamaktadır.
Denetlenmiş ve kapsamlı bir şekilde incelenmiş insan adenovirüs vektörleri bazında geliştirilen ''Sputnik V''nin olduğu gibi adenovirüs aşılarının güvenliği, etkinliği ve kalıcı yan etkilerinin olmaması, son 20 sene içerisinde yürütülen 250'den fazla klinik çalışmalarla kanıtlanmıştır.
Bununla birlikte ''Sputnik V''nin saklanması için +2 ile +8 Co şartlarının yeterli olması, soğuk depolama zinciri yatırımlarına gerek kalmadan sıradan bir buzdolabında saklanabiliyor olması tartışılmaz avantajlarının bir tanesidir.
13 Ocak itibari ile 1,5 milyondan fazla kişi ''Sputnik V'' aşısı olmuş, aşının kendisi Rusya ile beraber Beyaz Rusya, Sırbistan, Arjantin, Bolivya, Cezayir ve Filistin'de tescil edilmiştir. Avrupa Birliği nezdinde tescil süreci başlatılmış, Ocak ayı içerisinde 9 ülkede daha sertifikasyonun tamamlanması öngörülmektedir. Aşının seri üretimi Rusya'nın dışında ürüne güvenin göstergesi olarak birkaç ülkede daha başlatılmıştır. Geçen yılın Aralık ayında DSÖ nezdinde tescil başvurusu yapılmıştır.
Listenizde adı geçen AstraZeneca şirketinin, Rus menşeli ürüne güven duyduğunun açık ifadesi olarak, kendi aşısının etkinliğini artırmak amacı ile ''Sputnik V'' aşısını geliştirmiş uzmanlarla bir işbirliği içerisinde olduğunun altını çizmek isbetli olacağı görüşündeyim.
Tüm bu sıralanan hususlar, ''Sputnik V''nin dünyadaki uzmanlar tarafından kabul ve takdir edildiğini teyit eder, diğerleri arasında telaffuz edilmemesi doğru olmadığı aşikardır. Siyasi konjonktürün ve ticari kıstasların vatandaşların sağlık menfaatlerinin korunmasının üstünde tutulmamalıdır.
Samimi temennimiz şudur ki, Türk Tabipleri Birliği'nin dünya geneli aşı geliştirme ''kumbarasına'' ülkemizin kayda değer katkılarına önem vermek için kendine imkan yaratmasıdır.
Sağlık, başarı ve bol şans dileklerimle,
Saygılarımla,
A.ERKHOV''