F tipinin ‘kahraman polisi’ ifade versin

‘TSK’ya kumpas’ soruşturması kapsamında ifade veren Ergenekon sanığı Hasan Ataman Yıldırım, F tipi operasyonda tutuklanırken ‘Haram yemedim, görevimi yaptım’ diyen Başdağ’ın ifadesinin alınmasını istedi

Ergenekon davası sanıklarından alan eski Yüzbaşı Hasan Ataman Yıldırım, “TSK’ya kumpas” soruşturması kapsamında müşteki sıfatıyla ifade verdi. Yıldırım, Ergenekon davasında suçlandığı sahte dijital dosyalar nedeniyle, F tipi emniyetçilere yönelik operasyonda “Haram lokma yemedim” diyen Emniyet Müdürü Hayati Başdağ’ın da arasında bulunduğu yaklaşık 25 polisin ifadesine başvurulmasını istedi.

Genelkurmay Başkanlığı’nın, Ergenekon ve Balyoz gibi davalarda ‘TSK’ya kumpas’ kurulduğu gerekçesiyle yaptığı suç duyurusu üzerine başlatılan soruşturmada Cumhuriyet Savcısı Ekrem Aydıner’e ifade veren Yıldırım, yargılandığı Ergenekon davasında suçlandığı 117’Nolu DVD’nin içeriğinin (aynı zamanda suç unsuru olduğu iddia edilen diğer belleklerin) henüz Bilişim Şube’ye gönderilip incelemesi yapılmadan Taraf gazetesinde haber olmasına dikkat çekti.

‘SAHTE BELGELER NEREDE HAZIRLANDI?’

Sahte dijitallerin nerede hazırlandığının tespit edilebilmesi için bu şubelerde o dönem görev yapmış amir ve memurların ifadelerinin alınmasını isteyen Yıldırım, evraklardan tespit edilen şu isimleri sıraladı:

İstanbul TEM ve Bilişim Şube’de görevli Hayati Başdağ, (Bilişim Suçları ve Sistemleri Şube Müdürü 4.Sınıf Emniyet Müdürü), Tufan Ergüder (Emniyet Müdür Yardımcısı 2.Sınıf Emniyet Müdürü), İlhan Kara (Bilişim Suçları ve Sistemleri Şb. Md. 3.Sınıf Emniyet Müdürü), Hüseyin Aktaş (Bilişim Şube, Emniyet Md.Yardımcısı, 2.sınıf Emniyet Müdürü).

Bu isimlerden en dikkat çekeni ise 22 Temmuz’da Emniyet’teki F tipi yapılanmaya yönelik operasyonda gözaltına alındığı sırada elindeki kelepçeyi kaldırıp “Haram yemedik, hırsızlık yapmadık, görevimizi yaptık” diyen Emniyet Müdürü Hayati Başdağ oldu. Soruşturma kapsamında tutuklanan Başdağ, Cemaat medyası tarafından “kahraman” ilan edilmişti.

Hasan Ataman Yıldırım, isimleri belli olmayan ve arama - el koyma işlemlerinde görevlendirilen polis memurlarının da sicil numaralarını savcılığa iletti.

Yıldırım, operasyonel haberleri nedeniyle Taraf gazetesinin eski Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Altan, eski Genel Yayın Yönetmeni Yardımcısı Yasemin Çongar, Sorumlu Yazıişleri Müdürü Adnan Demir ile Muhabir Bahar Kılıçgedik’ten de şikayetçi oldu.

‘BİLİRKİŞİLER ŞÜPHELİ SIFATIYLA DİNLENSİN’

Dijital dosyaları inceleyen ancak raporlarında sahteciliklere yer vermeyen Bilişim Şube’de görevli polis bilirkişiler Bekir Peker, İsa Akyüz, Mustafa Katırcı, Hüseyin Akdoğan ile değerlendirme grubunda bulunan polis memurları Ahmet Uğurlu ile Zafer Ketenci’nin de şüpheli sıfatıyla ifadelerine başvurulmasını isteyen Yıldırım, TÜBİTAK bilirkişisi Hayrettin Bahşi’den de bilirkişi incelemesinde sahtekârlığı ortaya çıkaracak gayreti göstermediği gerekçesiyle şikayetçi oldu.

Başbakan Tayyip Erdoğan’ın da dahil olduğu kriptolu telefonların dinlenmesine ilişkin bilgiler de veren Yıldırım, dinlenmelerin İstanbul Terörle Mücadele Şubesi’nde (TEM) görevli bir ekip tarafından yapıldığını anlattı. Yıldırım, Erdoğan’ı dinleyen ekibin kendilerine de kumpas kuran kişiler olduğunu ifade etti.

GENELKURMAY’IN ŞİKAYETİ NEYDİ?

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Genelkurmay Başkanlığı’nın Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) mensuplarının yargılandığı bazı davalarla ilgili suç duyurusuna ilişkin soruşturma dosyasını “yetkisizlik” kararıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına göndermişti. Genelkurmay’ın suç duyurusu dilekçesinde, TSK’nın muvazzaf ve emekli personelinin yargılandığı davalarda “TSK’yı hedef alacak şekilde suç delilleri üretildiği, davalarda görev yapan adli kolluk, savcı ve hâkimlerin yargılamada savunmanın görüşlerini dikkate almadığı, suç delillerini manipüle ettiği” gibi suçlamalar yer alıyordu.

Gamze Çınlar/ Aydınlık