"Güvenli Bölge" uzlaşısı ve yaygaracılar

Oğuz Polatbilek yazdı

Abone ol

Siz hiç günlerce süren diplomatik görüşmelerden sonra "anlaşamadık, restleştik" açıklamalarına şahit oldunuz mu?

Olamazsınız!

Zira diplomaside böyle bir jargon yok.

Alt metinler, görüşmelerin gidişatı hakkında ipuçları verir.

Hiçbir ortak zeminin yakalanmadığı görüşmelerde bile taraflardan "uzlaşı", "mutabakat" açıklamaları gelir.

İşte size bir örnek.

Türkiye ile ABD arasında uzun süren görüşmelerden sonra kamuoyuna mesaj verildi. 3 maddede özetlenecek olursa;

a) Türkiye’nin güvenlik endişelerini gidermek üzere ilk aşama tedbirleri alınacak.

b) ABD ile “Müşterek Harekât Merkezi” kurulacak.

c) Güvenli bölgenin bir "barış koridoru"na dönüştürülmesi için ek tedbirler alınacak.

Önce sadece okuyalım. Çıkan sonuç şu: Türkiye yine ABD eksenine oturdu.

Şimdi bir de kavrayalım: Türkiye, Fırat'ın doğusuna yönelik bir operasyonda Mehmetçik için güvenlik zemini oluşturuyor.

Bir de ikincil amaç var: Kısa vadede de olsa "ABD ile anlaşamadık" mesajının getireceği ekonomik sarsılmanın önüne geçilmek isteniyor.

Not: İkincil amaç ekonomik kaygı. Zira hiçbir şey ulusal güvenliğin önüne geçemez.

Konumuza dönecek olursak,

Ne Membiç ne Afrin... Fırat'ın doğusu, bölge için dananın kuyruğunun kopacağı esas merkezdir. Olası bir operasyonda Mehmetçiğin, Amerikan unsurlarıyla karşı karşıya gelme riski her zamankinden daha fazla.

Bir yandan...

Astana masası kurulduktan sonra ABD, bölgedeki suni meşruluğunu tamamen kaybetti. ABD kuvvetleri dar bir alana sıkıştı. Masayı dağıtmak çeşitli yöntemler denese de sonuç başarısız. Bütün dünya kamuoyu da bunun farkında. Şimdi ABD bozamadığı oyuna ortak olmak istiyor. Hem meşruluğunu yeniden sağlamaya çalışıyor hem de kamuoyuna Türkiye üzerinden bir mesaj vermenin gayretinde.

Diğer yandan...

Fırat'ın batısında alan hakimiyeti TSK'da. Ancak güney hududumuz tamamen temizlenmedikçe tehdit her zaman yanıbaşımızda. Türkiye Fırat'ın batısıyla yetinmek istemiyor. Fırat'ın doğusuna yönelik operasyon artık bir mecburiyet. İşte bu girişim Türkiye'nin Fırat'ın doğusunda Mehmetçiğin güvenliğini sağlaması amacını taşıyor.

YAYGARACILAR

"Türkiye yine ABD'ye teslim oldu" söyleminin yeniden dillere pelesenk olduğunu görüyoruz. Bu söylem yakın zamanda yapılacak operasyona karşı bir tavrın da zeminini oluşturuyor. Bu söyleme teslim olanlar yarın operasyon başladığında "Mehmetçik, ABD için Suriye'de" propagandasına da payanda olacaklar. Kimi salt siyasi kaygılar ve tarafgirlik uğruna kimi de stratejiyi anlamamak adına. Bizim cephemiz Mehmetçiğin mevzisi. Böyle bakar, böyle görür, böyle değerlendiririz.

ulusal.com.tr

Son dakika haberleri... Bahçeli'den Ali Babacan'ın 'çalışmaları başlattık' açıklamasına ve yeni parti sorusuna cevap Gündem FETÖ'nün Ankara 'izdivaç imamına' 12 yıl 9 ay hapis Gündem Milli Savunma Bakanı Akar: Bunun faturası ağır olur Gündem Ege Denizi'nde deprem (08 Ağustos 2019 Perşembe Kandilli Rasathanesi- AFAD son depremler) Gündem