'Soykırım' siyasi hedeflere hizmet amacıyla kullanıldı'

Cambridge Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nin yayın organlarından 'Uluslararası ve Karşılaştırmalı Hukuk Dergisi' AİHM'nin İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek lehine verdiği kararla ilgili bir yazı yayımladı

Abone ol

Dünyaca bilimsel çalışmalarıyla bilinen Cambridge Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nin yayın organlarından “Uluslararası ve Karşılaştırmalı Hukuk Dergisi”AİHM'nin İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek lehine verdiği kararla ilgili bir yazı yayımladı. Derginin resmi internet sitesinde yer alan haberde, kararın İsviçre kurumlarının “tek fikir diktatörlüğü” yaratan yaklaşımının sorunlu olduğu vurgulandı. Üç ayda bir yayımlanan dergi, yıllık özel sayısıyla önceki yargı yılında alınan kararları eleştirel bir şekilde değerlendirerek okurlara sunuyor.

'İsviçre'nin yaklaşımı sorunluydu'

“Perinçek-İsviçre Davası’nda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararı: Soykırım kavramını hukukla sınırlama” başlıklı makalede davanın özetine yer verildi.

Yazının “Yorumlar” başlıklı sonuç bölümünde ise şu ifadelere yer verildi: “Mahkemenin (AİHM) kararı son derece haklıdır. İsviçre kurumlarının 'tek fikir diktatörlüğü' yaratan yaklaşımı gerçekten sorunluydu. Tek bir fikri diğer tüm fikirlerin üzerine yerleştiren, farklı fikirleri suç ilan eden ve her türlü tartışmayı önleyen bir sistemdi. Mahkemenin doğru bir şekilde hatırlattığı gibi, rahatsız eden veya şoke edici fikirler de yasaların tam korumasını hak ediyor. Temelsiz, uygunsuz ya da değersiz saysak bile fikirler tartışma konusu olmalıdır, kör bir baskı uygulamasına maruz kalmamalıdır.

'Soykırım siyaset silahı olarak kullanıldı'

“Gerçekten, Mahkeme’nin devamlı vurguladığı gibi, 'Bu, çoğulculuğun, hoşgörünün ve açık fikirliliğin gereğidir. Bunlar olmaksızın ‘demokratik toplum’ olamaz.' Mahkeme bize aynı zamanda 'soykırım kavramını hukukla sınırlama' gerekliliğini hatırlatmıştır. 'Soykırım' kavramı, farklı hedeflere hizmet amacıyla ve bir propaganda ve siyaset silahı olarak kullanılmıştır. Kötüye kullanılmış, istismar edilmiş ve lekelenmiştir. Unutulmamalıdır ki, 1948 Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi ile tanımlanan soykırım suçu ‘bir milli, etnik, ırki veya dini bir grubu, tümüyle veya kısmen yok etme niyeti’ gerektirmektedir.

'Nefret söylemi oluşturulmamalı'

Bir suçun boyutu ya da iğrençliği, onun soykırım oluşturduğunu kanıtlamaya yeterli değildir. Soykırıma dair hukuki tespit bundan bağımsız yapılmalıdır. Ermeni halkı tarafından acı bir şekilde yaşanan ve 'Büyük Suç' olarak adlandırılan olaylar soykırım olabilir. Bu tespiti yine de bir mahkeme yapmalıdır. Bu durumda dahi, bu tespitin geçerliliği hakkında fikir ayrılıkları hoşgörülebilmelidir. Sınır, nefret söylemi oluşturulmamalıdır. Soykırım, her şeyin ötesinde hukuki bir yorumdur.”

Aydınlık

'Milleti zilletten kurtardın, sağol' Gündem İşçi için CHP, MHP ve İşçi Partisi birleşti Gündem Şişli'den Zileli'ye tam destek Gündem Türkiye sokaklarda: Hükümet İstifa Gündem