Şoförden itiraf gibi savunma
BURSA’nın Karacabey İlçesi yakınlarında, geçen şubat ayında öğrenci ve işçi servis araçlarının çarpışması sonucu 1’i öğrenci 2 kişinin öldüğü, 35 kişinin yaralandığı kazayla ilgili araç sürücülerinin yargılanmasına başlandı. Öğrenci servis aracını kullanan 30 yaşındaki Hüseyin Akdeniz, midibüsü emaneten kullandığını belirterek, “Normalde çiftçilik ve hamallık yapıyorum. Servis şoförü olan amcam, babasının rahatsız olması nedeniyle benim kullanmamı istedi” dedi.
Karacabey İlçesi’ne 15 kilometre uzaklıktaki Gölkıyı Köyü Kavşağı’nda geçen şubat ayında taşımalı eğitim için Karacabey'e gidecek Yenikaraağaç Köyü'ndeki öğrencileri alıp Gölkıyı Köyü'ndeki öğrencileri almak üzere yola çıkan Hüseyin Akdeniz yönetimindeki 16 S 8388 plakalı servis midibüsü, Gölkıyı Kavşağı'ndan dönüş yapmak isterken, Karacabey'den Mudanya ilçesindeki bir fabrikaya işçi taşıyan 32 yaşındaki Yılmaz Kocatürk yönetimindeki 16 HDC 14 plakalı midibüsle çarptı.
Kazada öğrenci servisinde bulunan ve araca Yenikaraağaç Köyü'nden öğrencilerle binen 70 yaşındaki Fevzi Bası olay yerinde, aynı araçta bulunan 16 yaşındaki lise öğrencisi Kazım Akansel ise kaldırıldığı Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde yaşamını yitirdi. Kazada, 10'u ağır olmak üzere toplam 35 kişi de yaralandı.
Kazayla ilgili gözaltına alınan ve daha sonra tutuksuz yargılanmalarına karar verilen araç sürücüleri Hüseyin Akdeniz ve Yılmaz Kocatürk hakkında 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Haklarında ' “Tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucu ölüme ve yaralamaya sebebiyet vermek' suçundan 3 ile 15 yıl arasında hapis cezası istemi dava açılan sanıklar, ilk duruşmada savunma yaptı.
FREN DAHİ YAPAMADIM
Olay günü 90 kilometre hızla seyir halinde olduğunu belirten Yılmaz Kocatürk, “Bitmemiş köprünün altından geçerken diğer araç da karşıdan karşıya geçmeye çalışıyordu. Bir anda aramızdaki mesafenin 10 metre olduğunu gördüm. Hemen sağa kırdım, fren dahi yapamadım. Araca çapraz olarak çaptım ve ikimizde araçlarımızla su kanalına yuvarlandık. Sonrasını hatırlamıyorum” dedi.
Öğrencilerin içinde bulunduğu servis minibüsünü emaneten kullandığını söyleyen diğer sürücü Hüseyin Akdeniz ise, “Normalde çiftçilik ve hamallık yapıyorum. Servis şoförü olan amcam, babasının rahatsız olması nedeniyle benim kullanmamı istedi. Gölkıyı kavşağına geldiğimde köprünün direği engel olduğu için Karacabey istikametinden gelen aracı göremedim, kendi aracımı hareket ettirdim. Yola çıktım, en son gözlerimi hastanede açtım. Bu nedenle kusurun bende olduğunu düşünüyorum. Benim hızım düşüktü. Diğer aracın hızı 100-110 vardı. Normalde yolu kontrol ettim” diye kendini savundu.
ÖLENLERİN YAKINLARI ŞİKAYETÇİ OLMADI
Oğlunu kazada kaybeden 44 yaşındaki Halil Akansel, “16 yaşındaki oğlum Kazım Akansel öğrenci servisiyle okuluna gidiyordu. Kazada oğlum vefat etti. Ben şikayetçi değilim” dedi. Kazada ölen 70 yaşındaki Fevzi Bası'nın kardeşi olan 80 yaşındaki Salih Bası da şikayetçi olmadığını belirtti.
Duruşmaya katılan yaralılardan Kadir Can Filiz, Fatih Doğan, Huriye Akdeniz, Oğuz Elisert sürücü Hüseyin Akdeniz’den şikayetçi olduklarını söylediler. Pınar Özden, Dürdane Tuman, Filiz Keskin, Ersin Oktay, Nilgün Tuy, Tahir Kaplan, Derya Kılıç, iki sürücüden de şikayetçi olduklarını söylediler.
Duruşma eksik evrakların tamamlanması için ertelendi.
Mehmet İNAN
DHA