Hak-İş Genel Başkanı Arslan: Sendikal örgütlülüğün olduğu yerde çocuk işçiliği olmaz

Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, çocuk işçiliğiyle mücadele için bütün iş yerlerini sendikalı olmaya davet ederek, "Çünkü sendikal örgütlülüğün olduğu hiçbir yerde çocuk işçiliği olmaz." ifadelerini kullandı.

Abone ol

Arslan, 12 Haziran Dünya Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, dünya genelinde giderek önemli bir sorun haline gelen çocuk işçiliğine dikkat çekmek ve önlemek amacıyla Uluslararası Çalışma Örgütü tarafından bu günün ilan edildiğini anımsattı.

12 Haziran'ın milyonlarca çocuğun okullarından, oyunlarından ve yaşıtlarından ayrı düşmesine, çocuk yaşta çalışmaya mecbur bırakılmasına karşı toplumda duyarlılığın oluşturulması ve çocuk işçiliğinin bütün dünyada önlenmesi adına farkındalık oluşturmak için çok önemli bir tarih olduğunu belirten Arslan, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Çocuk işçiliği yüzünden, çocuklar eğitimden mahrum bırakılmakta, sağlıkları bozulmakta ve bütün yaşamları olumsuz yönde etkilenmektedir. Küçücük yaştaki çocuklarımıza taşıyamayacakları sorumluluklar yükleyerek çocukluklarını yaşamaktan yoksun bırakmak, ülkemizin geleceği açısından da önemli bir soruna yol açmaktadır.

Çocukların eğitim hayatından uzaklaştırılarak, hayallerini gerçekleştirebilecekleri, yeteneklerini ve becerilerini ortaya çıkarabilecekleri, kendilerini keşfedebilecekleri olanakların ellerinden alınması, ülkemizin refaha ve istikrara ulaşma yolunda önemli bir engel olarak karşımıza çıkmaktadır."

"ÇOCUKLAR, İŞ GÜCÜ VE BEŞERİ SERMAYE DEĞİLDİR"

Arslan, çocuk işçiliği yüzünden çocukların gelecek hayallerinin bir bir söndüğüne, istedikleri değil zorunda bırakıldıkları hayatı yaşadıklarına dikkati çekti.

Çocukların yaşlarından büyük ve tehlikeli işlerde çalıştırıldığını, kimi zaman kendilerinden büyük iş makineleri karşısında güçsüz ve çaresiz kaldıklarını, ağır işlerde çalışan çocuk işçilerin, yaralanma, sakatlanma, kalıcı fiziksel bozukluklar gibi telafisi zor tehlikeler yaşabildiğini aktaran Arslan, 18 yaşın altındaki her bireyin çocuk olduğuna ve çocukluklarını dolu dizgin yaşama haklarının bulunduğuna işaret etti.

"Çocuklar, asla iş gücü ve beşeri sermaye değildir. İşlenmeyi bekleyen bir cevherdir" ifadesini kullanan Arslan, çocukların istismar edilmemesi, kayıt dışı, ağır ve tehlikeli, zihinsel ve fiziksel gelişimlerine engel olacak işlerde ve uzun süreli çalıştırılmaması, eylemlerde, çatışmalarda, savaşlarda kullanılmaması gerektiğini vurguladı.

"TÜRKİYE GENELİNDE ÇOCUK İŞÇİLER 720 BİNE ULAŞMIŞ DURUMDA"

Mahmut Arslan, açıklamasında şunları kaydetti:

"Çocuğun yeri ne sokak ne tarla ne de fabrikadır. Çocuğun yeri okuldur. TÜİK tarafından açıklanan son verilere göre, Türkiye genelinde 5-17 yaş grubundaki çocuk işçiler 720 bin civarına ulaşmış durumda. Çocuk işçiliğine her sektörde rastlanmakla birlikte çalışan çocukların büyük bir bölümü tarım alanında görülmektedir. Önceki yıllara bakıldığında ülkemizdeki çocuk işçi sayısının düştüğünü görmek sevindirici ancak hala yeterli seviyede düşüş görülmemektedir.

Türkiye, çocuk işçiliğinin önlenmesi konusunda önemli adımlar atmaktadır. Bu kapsamda 2018 yılı Türkiye'de Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Yılı olarak ilan edilmiş, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı öncülüğünde başlatılan 'Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Ortak Deklerasyon' Bakanlarımız, işçi ve işveren kuruluşlarının temsilcileri tarafından imzalanarak, çocuk işçiliğiyle mücadele konusunda önemli bir adım atılmıştır."

"ÇOCUKLARIN HER TÜRLÜ İSTİSMARINA SON VERİLMESİNİ İSTİYORUZ"

Sendikal örgütlülüğün yaygınlaşması ile çalışanların gerçek haklarına kavuşması konusunda mücadele edildiğini, böylece hak ihlallerinin önüne geçildiğini vurgulayan Arslan, şunları kaydetti:

"Sendikal örgütlenmeyi, işçilerin haklarına kavuşabilmesine olanak sağlanması kadar çocuk işçiliğinin önlenmesi konusunda da önemli bir adım olarak görmekteyiz. Çocuk işçiliğiyle mücadele için bütün iş yerlerini sendikalı olmaya davet ediyoruz. Çünkü sendikal örgütlülüğün olduğu hiçbir yerde çocuk işçiliği olmaz.

Hak-İş olarak dünyada ve Türkiye'de çocuk işçiliğinin önlenmesinin mümkün olduğunu düşünüyoruz. Çocuklarımıza bugünden sahip çıkamazsak, sadece çocuklarımızı kaybetmekle kalmayacağımızı, aynı zamanda geleceğimizi de kaybedeceğimizi biliyoruz. Bugünden tedbir almanın maliyeti, gelecekte telafi edebilmenin maliyetinden şüphesiz daha düşük ve daha ucuzdur. Bu nedenle çocukların her türlü istismarına son verilmesini istiyoruz."

Kıdem tazminatı tehlikede Ekonomi OECD uyardı: Küresel maliyet ağırlaşacak Ekonomi Manipülatörler SPK kıskacında Ekonomi İşsizlik rakamları açıklandı Ekonomi