5 amiral ve 1 generale yurt dışı yasağı

104 emekli amiralin bildirisine ilişkin soruşturma genişledi. İkinci dalgada ifadeye çağrılanlar adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Soruşturmanın ilk aşamasında 14 emekli amiral adli kontrol şartıyla serbest bıraklımıştı. 16 Nisan’da ise bildiriye imza atan 6 emekli amiral ve 1 emekli tuğgeneral ifaedeye çağrıldı.

22 Nisan’da Ankara Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’nde ifade veren 6 isim Ankara Adliyesi’ne sevk edildi. Emekli amiral Işık Biren hastanede tedavi gördüğü için ifade vermeye gitmedi.

6 ismin Ankara Adliyesi’nde savcılık sorgulaması yapıldı. Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği, 6 kişi hakkında adli kontrol şartı ve yurt dışına çıkış yasağı ile serbest bırakılmasına karar verdi.

Serbest bırakılan emekli amiraller arasında Alper Tezeren, İlker Güven, Metin Açımuz, Nurhan Kahyaoğlu ve Ali Önel Yüksel yer alıyor. Serbest bırakılan emekli tuğgeneral Türkiye Emekli Subaylar Derneği Genel Başkanı Namık Kemal Çalışkan ise görevinden uzaklaştırılmıştı.

Savcılık sorgulamalarında 6 ismin verdiği ifadeler de ortaya çıktı. El konulan dijital materyallerdeki yazışmalar nedeniyle ifadeye çağrılan Çalışkan’a bildiriden haberi olup olmadığı soruldu. Çalışkan’ın savcılık ifadesinde “Duyurunun hiçbir aşamasında dahlim yoktur” dediği öğrenildi.

Çalışkan’a emekli büyükelçilerin Ocak 2020’de Montrö Sözleşmesiyle ilgili yaptığı açıklama da soruldu. Bildiriyi hazırladığı tespit edilen CFR bağlantılı Ergun Mengi’nin yazışmalarında bazı emekli büyükelçilein Çalışkan’ı arayarak desteklerini sorduğu yer aldı. Çalışkan, ifadesinde bildiriye destek vermeme yönünde karar aldıklarını söyledi.

Bildiriye “Yüce Türk Milleti” ifadesini ekleyen emekli amiral İlker Güven de ifade verdi. Güven, ADMEK-2 isimli Whatsapp grubunda gördüğü metne eklenmesi için önerdiği ifadenin daha farklı olduğunu öne sürdü:

- Yüce Türk milletinin beka ve güvenliği ile yakinen ilgili olan Montrö sözleşmesinin tartışmaya açılması son derece risklidir. En az 35-40 yıl bağrından çıkarak hizmet verdiğimiz milletimize bu tartışmanın yarar sağlamayacağı riske sokacağını bir borç olarak açıklamak gerektiğinin inancındayım.

Bildiriye ilişkin kimseyle görüşmediğini iddia eden Güven’e “Yüce Türk Milleti” ifadesindeki amaç da soruldu. Güven, tartışma yaratan ifadede herhangi bir art niyet olmadığı ve amacın yalnızca düşünceleri paylaşmak olduğunu savundu.