Erdoğan’ın baba ocağında 'el koyma' kararı!
Mahkeme’nin hukuksuz bularak iptal ettiği HES projesi için Bakanlar Kurulu ‘acele kamulaştırma kararı’ aldı, yöre halkı tepkili: “devlet kendi mahkemelerinin kararlarını hiçe sayıyor!”
Mahkeme’nin hukuksuz bularak iptal ettiği HES projesi için Bakanlar Kurulu ‘acele kamulaştırma kararı’ aldı, yöre halkı tepkili: “devlet kendi mahkemelerinin kararlarını hiçe sayıyor!”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘baba ocağım’ dediği Rize’nin Güneysu ilçesinde HES için acele kamulaştırma kararı alındı. ‘El koyma’ olarak da anılan ve Bakanlar Kurulu’nca alınan acele kamulaştırma kararına Derelerin Kardeşliği Platformu’ndan sert tepki geldi. DEKAP’tan yapılan açıklamada, hukuka aykırı bulunduğu için ÇED raporu iptal edilen Gürgen Vadisi’nde yapımı planlanan Alicik HES için alınan acele kamulaştırma kararıyla Bakanlar Kurulu’nun açıkça hukuksuzluk yaptığı ileri sürüldü.
RANT PROJELERİ ERDOĞAN’IN BABA OCAĞINI DA VURDU
Rize’nin Güneysu ilçesinde bulunan Gürgen Vadisinde yapımı planlanan, ancak 2011 yılında hukuka aykırı bulunduğu gerekçesiyle ÇED raporu iptal edilen Alicik HES için Bakanlar Kurulu’nca ‘acele kamulaştırma kararı alındı. Güneysu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘baba ocağım’ diye andığı ilçe olarak biliniyor. Karara tepki gösteren Derelerin Kardeşliği Platformu (DEKAP) Sözcüsü Ömer Şan, Bakanlar Kurulu’nun kararını, doğal yaşam alanlarına karşı ‘savaş ilanı’ olarak değerlendirirken; Güneysu Çevre Platformu Sözcüsü ve Handüzü Derneği Başkanı Ceyhun Kalender ise “mahkeme kararlarının yok sayıldığına” dikkati çekti.
DEKAP SÖZCÜSÜ ÖMER ŞAN: ‘BU AÇIKÇA SAVAŞ İLANIDIR’
Bakanlar Kurulu’nun, bir savaş hukuku niteliğinde olan ‘acele kamulaştırma’ kararı ile ‘açıkça hukuksuzluk’ yaptığını ileri süren DEKAP Sözcüsü Ömer Şan, “Bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyetinde, hukukun üstünlüğünü koruyup kollaması gereken hükümet ve bakanlar kurulu, hukuku ve yargıyı ayaklar altına alıyor; açıkça yasalara aykırı ve hukuksuz kararlar alarak uygulamaya koymaya çalışıyor. Bakanlar Kurulunun son acele kamulaştırma kararı bunun en açık örneğidir. HES projesi iptal edilmiş ve bu iptal onanmıştır. Bu durumda fiili, yasal ve hukuki olarak böyle bir projeden söz edilememesine karşın; Bakanlar Kurulunun böylesine askıda bir kamulaştırma kararı alması ne akla, ne mantığa, ne bilime, ne hukuka, yasa ve yönetmeliklere sığmaz. Bunun anlamı açıkça hukuksuzluk ve savaş ilanıdır” diye konuştu.
‘DEVLET ASLİ GÖREVİNİ UNUTTU’
Bakanlar Kurulunun bu kararını bu çerçevede tanımadıklarını ancak bu kararların eğer doğal yaşam alanlarına açılmış açıkça bir saldırının ilanı olarak sayılması halinde vadi ve derelerde nöbette olacaklarına işaret eden Şan, “Devlet, eğer yurttaşları ve yaşan alanları var ise vardır ve aynı şekilde de hükümetler oluşur. Bu itibarladır ki devlet ve hükümetler, öncelikle yurttaşlarını hak ve hürriyetlerini ve doğal olarak da yaşam alanlarını, doğasını, çevreyi koruyup kollayarak, geliştirerek gelecek nesillere aktarmakla yükümlüdür. Yaşam, bu şekilde var olur! Ancak görüyoruz ki Bakanlar Kurulu ve dolaysıyla hükümet bu aslı görev ve yükümlülüklerini unutmuş, yargıyı, yasaları, anayasayı, uluslararası anlaşmaları yok sayarak çiğnemiş; doğal yaşam alanlarının katledilmesine, vahşi saldırılarla ranta ve paylaşıma açmış, yurttaşlarının yurtsuzlaştırılmasına adeta ön ayak olmaya başlamıştır. Bunun başka bir anlamı yoktur” görüşünü dile getirdi.
‘TESLİM OLMAYACAĞIZ, SORUMLULUK İZİN VERENLERDE’
Bütün yaşananlara karşın yaşam alanlarında ve su başlarında nöbette olacaklarını yineleyen Şan, “bizler derelerimizi, sularımızı, vadilerimizi, doğal yaşam alanlarımızı bu emperyalist paylaşım hesaplarına teslim etmeyeceğiz, buna izin vermeyeceğiz. Bundan sonra meydana gelebilecek bütün olumsuzlukların sorumlusu, bu projelere izin veren, önünü açan ve altına imza atan ilgili ve yetkililer olacaktır” diye konuştu.
DERNEK BAŞKANI KALENDER: ‘DEVLET HUKUKSUZLUĞA İZİN VERİYOR’
Acele kamulaştırma kararını değerlendiren ve söz konusu HES projesi hakkında bilgiler veren Güneysu Çevre Platformu Sözcüsü ve Handüzü Derneği Başkanı Ceyhun Kalender ise mahkemece iptal edilen HES projesi için her hangi bir çalışmanın yapılamayacağı yönündeki mahkeme kararlarına rağmen acele kamulaştırma kararı alınmasına tepki gösterdi. Devletin adeta kendi mahkemelerinin verdiği kararları hiçe sayarak ilgili firmaya hukuksuz olarak çalışma izni verdiğini öne süren Kalender, “Bu kararla, HES inşaatı sahası üzerindeki tüm taşınmazlar vatandaşa sorulmadan kamulaştırılabilecek, firmanın istediği kamulaştırma bedeli esas olacaktır” dedi.
‘İŞ VE YATIRIM YALANLARI GERİDE KALDI’
2008 yılında bölgedeki HES projelerinin gündeme geldiğinde yöre halkının ‘iş ve yatırım’ yalanlarıyla kandırıldığını ve bu projelere karşı çıkanların dışlandığı dönemlerin bugün geride kaldığının altığı çizen Kalender, “Artık vatandaşlar, canlı yaşamını tümüyle yok eden , vadileri bir çöplüğe dönüştüren, suyla beraber bu vadilerde yaşayan insanların hayatına kasteden HES’lerin ne olduğunu çok iyi bilmektedirler. Baro Enerji, vatandaşların yoğun tepkisi ve mahkeme kararları varken burada bu projeyi gerçekleştiremeyeceğini bilmesine rağmen, böyle bir karar çıkartmak için diretmesinin bir anlamı yoktur. Bize düşen de her türlü hukuki yolu kullanarak bu hukuksuzluğu durdurmak ve bu derenin sonsuza kadar özgürce akmasını sağlamaktır” diye konuştu.
Yusuf Yavuz
ulusalkanal.com.tr