Cumhurbaşkanı Erdoğan: 3300 terörist etkisiz hale getirildi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Zeytin Dalı Harekatı'nda etkisiz hale getirilen terörist sayısının 3300 olduğunu bildirdi.
Erdoğan, AKP Bolu 6. Olağan İl Kongresi öncesinde Karaçay Spor Salonu önündeki alanda kendisini bekleyen vatandaşlara hitap etti.
Alanda bulunan vatandaşların sloganları üzerine Erdoğan, bugüne kadar hiçbir beşer planında, gücün önünde eğitilmediklerini belirterek, sadece ve sadece Allah'ın huzurunda rükuda ve secdede eğildiklerini vurguladı. "Sizler gibi kardeşlerim yanımızda, arkamızda oldukça bize eğilmek asla yakışmaz." diyen Erdoğan, bu yolda böyle yürüdüklerini, böyle de yürüyeceklerini vurguladı.
Bolu programının ardından Sakarya il kongresine gideceğini aktaran Erdoğan, "Sakarya, saf çocuğu, masum Anadolu'nun / Divanesi ikimiz kaldık Allah yolunun." dizelerini okudu.
Bolu'ya uzun bir süre yoğunluk nedeniyle gelemediklerini ifade eden Erdoğan, çok hareketli bir dönemde Bolu kongresini yaptıklarını, Afrin'de Mehmetçiklerin terör örgütlerine karşı adeta bir savaş icra ettiklerini ve azimle, kararlılıkla hedefe doğru ilerlediklerini anlattı.
Erdoğan, Zeytin Dalı Harekatı'nda etkisiz hale getirilen terörist sayısına ilişkin, "Şu an itibarıyla buraya çıkarken 3 bin 300 teröristi etkisiz hale getirmişlerdir." bilgisini verdi.
Yahya Kemal'in, "Şu kopan fırtına Türk ordusudur ya Rabbi / Senin uğrunda ölen ordu budur ya Rabbi / Ta ki yükselsin ezanlarla müeyyed namın / Galib et, çünkü bu son ordusudur İslam'ın." dizelerini okuyan Erdoğan, şimdi de Mehmetçik'in öyle yürüdüğünü, bıkmadan, usanmadan, kar, boran ve fırtına demeden, dağ taş demeden yürüdüğünü belirtti.
Şehitlerin de bulunduğuna işaret eden Erdoğan, "Bunu biliyorlar, Allah yolunda öldürülenlere 'ölüler' demeyiniz. Onlar diridirler. Ancak siz bilemezsiniz, siz anlamazsınız.'. Bunu bildikleri için de şehadete yürüyorlar." dedi.
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Özgür Suriye Ordusu ile birlikte yürüyorlar. Bu birliktelik, bu beraberlik, hamdolsun hiçbir inançta olmayan bu şehadet. 'Ey şehit oğlu şehit, isteme benden makber, sana ağuşunu açmış duruyor' diyen o şairin sevgili peygamberimize komşu olan o makama yürüyor bizim şehitlerimiz. Rabbim bizlere de nasip etsin inşallah. Ve böyle yürüyeceğiz. Zaten böyle yürüdüğümüz zaman hep büyümüşüz, yükselmişiz, yücelmişiz. Bu değerleri kaybedince de geri geri gitmişiz. Şimdi yeniden bir diriliş var. Bu diriliş, kendisini Afrin'de gösterdi, kendisini Cerablus'ta gösterdi, El Rai'de El Bab'da gösterdi. Orada 2 bin kilometrekarelik alan kontrolümüzde. Burada da şu an itibarıyla 950 kilometrekarelik alan yine kontrolümüzde.
Ne yapıyoruz biz buralarda, işgale mi gidiyoruz? Hayır, tam aksine biz teröristleri kovalıyoruz ve teröristleri oralardan çıkartarak o toprakların gerçek sahiplerine oraları teslim etmeye gidiyoruz. Cerablus'ta böyle olmadı mı? 140 bin o bölgenin halkı döndüler, şu anda topraklarında yaşıyorlar. İnşallah Afrin'de de yine o toprakların sahibi topraklarına dönmeye başladılar. Biz merhamet dininin mensuplarıyız. Merhamet dininin mensupları olarak bu yolda azimle, kararlılıkla yürüdük, yürüyoruz. Yine böyle yürüyeceğiz. Bu dinin mensupları olarak bizler, zerre kadar burada tavize yetkimiz yok."
"Diyanet İşleri Başkanlığımız gereken cevabı bunlara vermeli"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son zamanlarda ortaya çıkıp bazı din adına ahkam kesenlerin bulunduğuna işaret ederek, "Bu noktada da şunu çok açık, net söylemem lazım. Din adına konuşmak bana belki yakışmayabilir, ama bir Müslüman olarak dinime zafiyet getirenlere karşı konuşmak da hakkımdır. Eğer biraz dini tedrisatım varsa buradan aldığım ilhamla konuşmam gerekir." diye konuştu.
Mehmet Akif'in "Doğrudan doğruya Kur'an'dan alarak ilhamı asrın idrakine söyletmeliyiz İslam'ı" sözlerine atıfta bulunan Erdoğan, "Mesele bu olduktan sonra herhalde konuşacağımız bazı şeyler olabilir." dedi.
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Dolayısıyla da herkese diyoruz ki, ilahiyatçılarımız, başta Diyanet İşleri Başkanlığımız, Din İşleri Yüksek Kurulumuz, bütün ilahiyat fakültelerimiz bu konuda bir araya gelip istişareleriyle yaptıkları şuralarıyla gereken cevabı bunlara vermeli, meydanı da boş bırakmamalı. Her konuda dinin, itikadi anlamdaki konularından tutunuz, muamelata, ibadete varıncaya kadar, beşeri münasebetlerimize varıncaya kadar Müslüman'ın birbirleriyle olan bütün ilişkilerine varıncaya kadar bunları anlatmaları lazım.
DEAŞ gibi bu insanlar ne diyorlar? 'İslam adına biz bunları yapıyoruz' diyor. Hadi oradan, ne İslam adına. Bizim dinimizde kalkıp da durup dururken siz bir insanı öldüremezsiniz. Çünkü bir insanının ölümüne neden olmak tüm insanlığın ölümüne neden olmak gibidir. Ama bir insanın hidayetine, ihyasına vesile olmak da tüm alemin ihyasına vesile olmak gibidir. Bizim dinimiz böyle bir din ve her gün beş vakit namazda okuduğumuz Fatiha suresinde Rabbimiz ne buyuruyor bize? Errahmanirrahim. Yani bizim Rabbimiz hem rahmandır hem rahimdir. Peki Rahman olarak Rabbimizin tecellisi kimedir, sadece Müslüman'a mı? Hayır, tüm insanlaradır. Tüm insanlara karşı Rabbimiz merhamet sahibidir. Ama rahim sadece Müslümanlara karşıdır. Bunların bir sebebi var. Bu noktada da bizler dinimizi iyi sahiplenecek ve dinimize karşı yapılan saldırılar, ümmeti bölmek isteyenler, FETÖ gibi, bölmeye çalışmadılar mı? O da kürsülerden din adına konuşuyordu. İblis, biliyorsunuz melaike-i kiram içerisinde ilmi en ileri olandı, ama sevgili Peygamberimize de öncelikle tabi Rabbimize isyan eden o olmadı mı, tanımadı mı? Tanımadı. 'Ben diğer meleklerden daha üstünüm' dedi ve 'diğer meleklerden daha üstünüm' diyerek orada isyanını ortaya koydu ve o isyanla birlikte de Allah ebediyen huzurundan kovdu. Bunları iyi yaşayacak, iyi bilecek, yolumuza öyle devam edeceğiz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, hiçbir zaman uzaklaştırıcı olmayacaklarını, kucaklayıcı olacaklarını kaydederek, "Hepiniz bu yoldaki dayanışmada Mart 2019'daki yerel seçimlerde, Kasım 2019'daki parlamentoda cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi seçimlerinde bayrağı yine buraya dikeceğiz." ifadesini kullandı.