FETÖ telaşta! Erdoğan siyasi ayağın üzerine gitmede kararlı

FETULLAHÇI Terör Örgütü’nün siyasi ayağına yönelik operasyonlar için düğmeye basıldığı belirtildi. AKP içindeki güvenilir kaynaklardan edinilen bilgilere göre Tayyip Erdoğan, siyasi ayağın üzerine gitmekte kararlı. İçlerinde bakan, milletvekili ve danışmanlarında bulunduğu ve FETÖ’nün siyasi ayağından olduğu düşünülen unsurların önümüzdeki dönemde temizlenmesi bekleniyor. Kaynaklar, üzerine gidilecek kişilerin FETÖ ile birlikte suç işlemesinin gerekmediğini, Gülen’le sıcak ilişkisinin olmasının yeterli olduğunu belirtiyor. Son dönemde belediyelerde yapılan değişikliklerin de bununla ilgili olduğu söyleniyor.

İSTİFALAR SÜRECEK

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Ankara, Bursa ve Balıkesir belediye başkanlarının istifalarını istemesiyle birlikte FETÖ’nün siyasi ayağının da telaşlandığı belirtildi. AKP’li kaynaklar, bu istifaların yalnızca metal yorgunluğu olmadığını, Erdoğan’ın bu isimlere güvenemediğini ve temizlenmesini zorunluluk olarak gördüğünü belirtti. Görevden almaların devam edeceğini belirten kaynaklar, bunun FETÖ’nün siyasi ayağına operasyon olarak da düşünülebileceğini söyledi. Muhalefetin ise ‘insan hakları’ ve ‘hukukun üstünlüğü’ gibi kavramları öne sürerek bu temizliğin yapılmasını zorlaştırdığı kaydedildi.

CHP KALKAN OLUYOR

Ana muhalefet partisi CHP, belediye başkanlarının istifasının istenmesinin ardından bu başkanlara “diren” çağrısı yapmıştı. CHP’nin kanalı Halk TV’nin sosyal medya hesabı üzerinden “#DirenGökçek” diye tweet atılırken, CHP Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu da “Ben Melih Gökçek’in bu dönem seçildiğine inanmıyorum ama kendisine verilen oya saygı göstermesi ve sahip çıkması lazım halkın ondan beklediği odur. Direnmesi gerekir” açıklamasında bulunmuştu. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu da “İstifaya zorlamayı demokratik de bulmuyorum, ahlaki de bulmuyorum” ifadelerini kullanmıştı.

GÜL’LE AYNI KAYGILARI PAYLAŞIYORUZ

CHP lideri Kılıçdaroğlu, gidişattan duyduğu memnuniyetsizliği Abdullah Gül ile paylaştığını ve Gül’ün de kendisiyle benzer kaygılar taşıdığını açıkladı. Kılıçdaroğlu önceki gün katıldığı bir televizyon programında, “Abdullah Gül’ü referandumdan önce ben ziyarete gittim. Oturup ülkenin sorunlarını konuştuk. Benim bazı konularda düşüncelerimi öğrenmek istedi. Kendisine her zaman saygım var. Gül değerli bir insan. Görüşmede Türkiye’nin sorunlarını konuştuk. Bizler nasıl ülkenin sorunlarıyla ilgili kaygılarımızı bir şekilde dile getiriyorsak, aynı kaygıları doğal olarak sayın Gül de yaşıyor. Yani bu çerçevede görüşmelerimiz oldu. Tabi benim de meraklarım oldu. Ben de kendisinin düşüncelerini öğrendim. Fırsat yaratılırsa tekrar görüşmek ve düşüncelerimi anlatmak isterim. Abdullah Gül bu ülkenin önemli düşünce insanlarından” ifadelerini kullandı.

GÜL’Ü PARLATIYOR

Kılıçdaroğlu, programda Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusundaki görüşlerini ise şöyle dile getirdi:

“Yeri ve zamanı geldiğinde bütün bunların hepsini göreceğiz. Cumhurbaşkanı 80 milyonu kucaklamalı. Mesela, Abdullah Gül de bir parti mensubuydu. Cumhurbaşkanı olduğunda istifa etti. Tarafsızlığını olabildiğince korudu. Aynı şekilde Ahmet Necdet Sezer, Süleyman Demirel, Turgut Özal için de benzer. Hiçbirisi bir partinin genel başkanı olmadı. İlk kez bir partinin genel başkanı iki ayrı koltukta oturuyor. Bu doğru değil.”

‘ERKEN SEÇİME GİDELİM’

Kılıçdaroğlu erken yerel seçim çağrısını da yineledi:

“Belediye başkanlarının bazıları görevden alınıyor ya da istifa ettiriliyor. Bu çağrıyı demokrasinin namusunu korumak için yapıyoruz. Seçimle gelen seçimle gider. Bir yolsuzluğu varsa yargılama olur. Demokrasinin namusunu kurtaralım, bari seçime gidelim. Kendinize güveniyorsanız seçime gidersiniz.”

‘MÜCADELE EDİLDİĞİNE İNANMIYORUM’

Kılıçdaroğlu, FETÖ ile mücadele edildiğine inanmadığını belirterek, “Ben samimi olarak FETÖ ile mücadele ettiklerine inanmıyorum. Siyasi ayağıyla mücadele etmeleri lazım. FETÖ’cüleri kim devletin içine yerleştirdi. Hâlâ Adil Öksüz olayı belirsiz. Hükümetin darbeden haberi vardı. Reza Zarrab olayı var ortada. İktidardan ABD’ye giden herkes ilk olarak Reza Zarrab’ı iade edin diyor. Onlar da iade etmiyor. Herhalde Reza Zarrab’ın Türkiye’de yaptığı olaylar açıklanacak, bundan endişe duyuyorlar. Bakanların rüşvet aldığı kesin ama Zarrab yarın konuşursa bir deprem olur. Birileri endişe duyuyorsa bundan korkuyordur” şeklinde konuştu.

ulusal.com.tr