Sultanbeyli FETÖ davasında karar
15 Temmuz'da Sultanbeyli'deki olaylara ilişkin davada, 3 sanık ağırlaştırılmış müebbet, 116 sanık müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Sultanbeyli ve Mehmetçik Vakfı mevkisinde meydana gelen olaylara ilişkin 3'ü rütbeli, 3'ü er, 116'sı öğrenci 122 sanığın yargılandığı davada, rütbeli olan 3 sanık ağırlaştırılmış, askeri öğrenci olan 116 sanık ise müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesi'nce, Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi karşısındaki binada yapılan duruşmaya, tüm tutuklu sanıklar ile müştekiler katıldı.
Tarafların avukatları da duruşmada hazır bulundu.
Mahkeme heyeti, kararını açıklayacağını belirterek, sanıklara son sözlerini sordu. Sanıkların son sözlerini söylemelerinin ardından mahkeme heyeti kararını açıkladı.
Mahkeme heyeti, rütbeli sanıklar Yüzbaşı Sinan Canlı, Üsteğmenler Aydın Gülşan ve Ali Apaydın'ı "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs'' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkum ederek, cezalarında indirim uygulamadı.
Eski Hava Harp Okulu öğrencisi olan 116 sanığı "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs'' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırarak, sanıkların duruşmalardaki iyi halini göz önüne alarak cezalarını müebbet hapse düşürdü.
- Yüzbaşıya toplam 64 yıl 6 hapis
Mahkeme, suç tarihinde filo komutanı olan Kurmay Yüzbaşı sanık Sinan Canlı'nın 3 müştekiye yönelik "kasten yaralama" suçundan toplam 19 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmasına karar vererek, sanıklar Sinan Canlı, Aydın Gülşan ve Ali Apaydın'ın da 3 müştekiye yönelik "kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan toplam 45'er yıl hapse çarptırdı.
Olay tarihinde er olan 3 sanığın ise mahkeme, beraatine hükmetti.
Mahkeme heyeti, sanıkların "Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek", "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek", "silahlı terör örgütüne üye olmak", "silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek" suçlarından dava açılmış ise de "anayasayı ihlal" suçundan mahkumiyet kararı verildiğinden ve bahsedilen suçların "geçitli suç" kuralları çerçevesinde eridiği anlaşıldığından sanıklara bu suçlardan ayrı ayrı ceza verilmesine yer olmadığına karar verdi.