Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş açıklama yaptı
Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, toplanan Bakanlar Kurulu'nda gündeme gelen konularla ilgili yaptığı açıklamada Almanya'ya sert tepki gösterdi. Kurtulmuş, "PKK'nın gösteri yapmasına ses çıkarmadılar. Bu tavrı kınadığımızı belirtiyoruz" dedi. Kurtulmuş, İsviçre'de yayımlanan Blick gazetesinin "Erdoğan'ın diktatörlüğüne hayır oy kullanın" manşetine de sert tepki gösterdi. Kurtulmuş, "Hiç kimse Türk halkını bir şey anlamaz zannetmesin. Bu manşetlerle bu tavırlarla ortaya bazı siyasetçiler tarafından konulan keskin Türkiye karşıtlığı ile vatandaşlarımızın ferasetle oy kullanmasına neden olurlar" diye konuştu. Ayrıca, Kurtulmuş, Nazi benzetmeleri konusuna da değindi. Yeni Kanun Hükmünde Kararname çalışmasının olduğunu, son noktaya doğru getirildiğini ifade etti. Öte yandan Kurtulmuş, Geri Kabul Anlaşması ve referandumdaki sandık güvenliği konusuna değindi.
Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, Bakanlar Kurulu sonrası açıklama yaptı.
Kurtulmuş şunları söyledi:
153 önemli olay engellendi. Türkiye'nin sınır fiziki güvenlik sistemi ile ilgili gelişmeler gözden geçirildi. Diyarbakır, Hakkari, Mardin ve Şırnak illerinde terörden zarar gören çiftçilerimizin tarımsal kooperatiflerinin borçlarının ertelenmesiyle ilgili karar Bakanlar Kurulu tarafından onaylandı
PKK'NIN GÖSTERİ YAPMASINA SES ÇIKARMADILAR
Bütün milletimizin ibretle izlediği gibi Türk vatandaşlarının barışçıl gösteriyi atlarıyla, köpekleriyle engelleyecek kadar barbarca tutum içerisine girdiler. Bu tavrı reva görenler PKK'nın açık bir şekilde gösteri yapmasına ses çıkarmadılar. Hatta PKK'Nın Almanya'nın şehirlerinde polisin gözetimi altında güvenlikle yapmalarını sağlayacak imkanı sağladılar. Bu kabul edilemez. Son derece yanlış tavır ve tutumdur.
BU TAVRI KINADIĞIMIZI BELİRTİYORUZ
Hiçbir demokratik kural bakımından izahı yoktur. Bu örgütün açıkça posterleriyle Türkiye karşıtı gösteri yapmasına müsaade etmek, dostu oldukları Türkiye'nin bakanlarına toplantı yapmasına izin vermeme tvrını kabul etmiyoruz. Bu tavrı açıkça kınadığımızı belirtiyoruz. Bu dostluğa ve müttefikliğe uymayan tavırlar, daha sonraki demeçlerle derinleştirilmiştir.
FETÖ'YE ARKA ÇIKMAK DEMEKTİR
Alman istihbaratının başkanı 15 Temmuz darbe teşebbüsünde FETÖ izine rastlanmadığını, Türkiye'nin inandırıcı olmadığını söylediği cümleler kabul edilebilir değildir. FETÖ'nün bu işin arkasında öldüğünün ispat edilebilmesi için 250 bin kişi mi ölmeliyidi? 2 bin 500'e yakın yaralımız, bombalanmış olan Külliye, TBMM, Ankara Emniyet Müdürlüğü, Boğaz Köprüsü'ndeki o görüntüler. İnsanların üzerinden geçen tankların görüntüleri yeterli deliller değil midir? Hangi akla hizmet söylenmiş bir söz olduğunu anlamakta zorlandığımızı söylemek isterim. FETÖ'ya arka çıkmak demektir. Bütün bunları bir telaşla söylenmiş, Türkiye'nin referandumunda 'Evet' çıkmaması için söylenmiş sözler olarak gördüğümüzü belirtmek isterim
TÜRKİYE-AVRUPA GERİLİMİ
Hiç kimse Türk halkını bir şey anlamaz zannetmesin. Bu manşetlerle bu tavırlarla ortaya bazı siyasetçiler tarafından konulan keskin Türkiye karşıtlığı ile vatandaşlarımızın ferasetle oy kullanmasına neden olurlar. Yahu bu adamlar niye böyle davranıyor diyerek vatandaşlarımızın güçlü şekilde Türkiye'nin istiklaline sahip çıkmasına neden olurlar. Bu davranışları demokrasiye uygun bulmadığımızı ifade etmek isterim. Bütün bunlar Türkiye karşıtı çevrelerin ekmeğine yağ sürmekten başka bir şey değildir. Avrupa'da yükselen ırkçılığın, Türkyie düşmanlığının tezahür etmiş halleridir. Bundan Türkiye'ye zarar gelmez ama bunları yapanlar fayda edemez.
Türkiye'deki 16 Nisan referandumundan Blick gazetesine ne Bild gazetesine ne? Niye İsviçre'yi, Almanya'yı ilgilendirir? Niye Almanya'daki, Hollanda'daki, İsviçre'deki bazı siyasetçileri ilgilendirir? Türkiye'de 'hayır' da verecek olan bizim vatandaşımızdır, 'evet' de verecek olan bizim vatandaşımızdır. İsviçre'de bir halk oylaması yapmıyoruz ya da Almanya'da bir halk oylaması için gazetelerinizin manşetlerini o halk oylamasında şu ya da bu tarafa tahsis etmiyorsunuz. Bu, açık bir şekilde Türkiye'nin iç işlerine karışmaktır, Türkiye'deki siyasi gelişmelere burun sokmaktır. Bunları kabul etmediğimizi, anlayışla karşılamadığımızı bir kez daha ifade etmek isterim.
HARİÇTEN GAZEL OKUMASINLAR
Türkiye'nin hangi sistemle yönetileceğine felance ülkede oturan biri karar vermez. Buna aziz Türk milleti karar verir. 16 Nisan'da sandık ortadadır, millet ne karar verirse başımızın üstünedir. Türkiye'deki referandum TBMM'den 339 milletvekilinin 'Evet' oyu ile çıkmış ve milletin önüne gitmektedir. Hariçten gazel okumasınlar. Türk halkının tercihlerine saygı duysunlar. Tercih ne olursa olsun başımızın üstünedir.
NAZİ BENZETMELERİ
Kusura bakmasınlar biz bu faşizm benzetmelerini Avrupalı dostlarımızın geleceğinden endişe ettiğimiz için söylüyoruz. Bunlardan korunmaları için davranışlarını gözden geçirmeleri gereken biz değiliz. Bu tavırları ortaya koyanlar, faşizm ve nazizm söylemlerinden endişe edenlerdir. Wilders diye bir adam çıkacak, ya da Almanya'da neo-naziler ortaya çıkacak, Türklere yabancılara karşı derin devlet operasyon yapacak, Müslümanlar dışarı diye mitingler yapılacak, siz de çok kültürlülükten bahsedip ırkçılığa demokratik tepki diyeceksiniz. Akıllarını başlarına toplasınlar diye söylüyoruz. Bize laf yetiştirmelerine gerek yok. Tedbir çok kültürlülükten geçiyor
"FAŞİZMİN VE NAZİZMİN AYAK SESLERİNİ DUYUYORUZ"
Faşizmin ve nazizmin ayak seslerini duyuyoruz. Buna tedbir almak lazım. Orada 3 nesildir oturan insanları, kendi vatandaşı olan insanları yabancı göstermek doğru değildir. O akşam yaşadıklarımız sabaha kadar bütün milletimizi öfkelendirdi. Biz siyasi akılla hareket ediyoruz. Yakın komşumuz, dostumuz, müttefikimiz, Avrupa kıtasını kötü bir gelecek bekliyor. Bu tedbirleri almanın yolu yabancılarla dostluk içerisinde yaşamaktır. Rencide etmek için söylemiyoruz, akıllarını başlarına alsınlar. Faşizmin tuzağına düşmesinler diye bunları söylüyoruz
PYD YER ALMAZSA ETKİN ŞEKİLDE OLMAYI PLANLIYORUZ
Fırat Kalkanı operasyonu ile belli bir noktaya gelindi. Hem ABD hem Rusya son kararlarını verecekler. Türkiye olarak bu şehirlerin tamamının etnik yapısının korunmasından yanayız. Mezhebi yapıyı bozacak bir şey bölge barışının sağlanmasına vesile olmaz. Dolayısıyla Münbiç'in etnik yapısı korunmadır. Aynı şekilde Rakka ve Afrin bölgesinin yapıları korunmalıdır. Hem Ruslarla, hem Amerikalılarla konuşuyoruz. Her iki ülkenin aldığı net bir karar yok. Farklı şıklar duruyor. Eğer PYD unsurları yer almazsa DEAŞ'tan temizlenmesi için ve o şehirlerin kendi halklarına geri verilmesi sürecinde etkin şekilde yer almaya hazır Türkiye. Hem ABD hem Rusya ile paylaşıyoruz
YENİ KHK
Yeni bir KHK çalışması var, son noktaya doğru getiriliyor. Tamamlanıp son noktaya geldiğinde kamuoyuyla paylaşılacaktır.
GERİ KABUL ANLAŞMASI
Türkiye'nin milli menfaatleri çerçevesinde konuları değerlendiririz. Geri kabul anlaşması vizesiz Avrupa ile eş zamanda gündeme geldi. Şartların olgunlaşması ve Türklerin milli menfaatleri çerçevesinde bununla ilgili karar veririz
REFERANDUMDA SANDIK GÜVENLİĞİ
Referandum kampanyası kazasız belasız gidiyor. Sandık gününde sandıkların güvenlik altına alınması ve oy verecek olan vatandaşlarımızın da her türlü tehdit ve baskıdan uzak şekilde oy verebilmesi için tedbirler alınıyor. Tabii ondan sonraki süreç sayıldıktan sonra düzenli şekilde ilgili merkezlerde toplanması ve oy verme işlemlerinin sağlıklı şekilde sonlandırılmasıdır. Her türlü tedbir alıyor.
ulusalkanal.com.tr