Doğu Perinçek yazdı: Zorlu yıla Yaşar Okuyan’dan güzel haberlerle giriyoruz
2017 yılı Türkiye’nin yılı olacak. Millî Seferberlik yılı olacak. Vatan Bütünlüğü ve Yurtta Barış için milletçe büyük başarılar kazanacağımız bir yıla giriyoruz.
YENİ YILIN DOĞASI
Yeni Yılın doğasına uyum sağlamak için Can Arkadaşım Sayın Yaşar Okuyan’ı ziyaret ettim.
Yeni Yılın doğası, zorluklardır, fırtınalardır.
Yaşar Okuyan Arkadaşımız, hem vatan savaşının ön cephesinde, hem de yaşam savaşı veriyor. İki cephede birden hepimize güç veren bir kararlılıkla savaşı sürdürüyor. Yanında eşi Özlem Hanım, kızları bu savaşta hepimize örnek oluyorlar.
Hepimiz Onlardan moral alıyoruz. Ben de Yeni Yıla daha güçlü girmek için dün Yaşar Okuyan’ı ziyaret ettim.
Her zamanki neşesi, şakaları ve öfkeleriyle muhabbet ettik. Hastaneden çıkarken kendimi arslan gibi hissettim. Bu çetin yıla hazırım. Hepimiz hazırız.
VATANA VERİLEN CİĞER
Haberler de güzel. Toparlamış, yüzüne kan gelmiş, gözleri gülüyor.
Önümüzdeki hafta büyük olasılıkla ameliyat olacak ve karaciğerine yama yapılacak.
Bizim eski Türkçemizde yürekli adamdan çok ciğerli adam sözü geçerlidir. Yaşar Okuyan da işte o ciğerli adamlardan. Yaşar Okuyan, ciğerini olağanüstü çalıştırdığı için, şimdi yenileyerek görevine devam edecek.
Ona bir başka ciğerli adam, bir Ulusal Gönüllüsü ciğerinin bir parçasını veriyor. Ona değil, Vatana verdiğini söylüyor. Nasıl cephede savaşanlar birbirlerine omuz verirken, vatana omuz vermiş olurlar, aynı öyle.
EN YÜCE NAMUS İLKESİ
Reklamdan sonra devam ediyor Yaşar Okuyan’a ciğerinin parçasını vermek için, 1700 yurttaşımız başvurdu. Çoğu belki de Yaşar Okuyan’la yüz yüze gelmedi, elini sıkmadı. Ama yürekler yüzlerce kilometre uzakta birlikte atıyor. Bu, eşsiz bir duygu. Ve çok yüksek bir ahlâk.
İnsanların vatanları için, arkadaşları için özveride bulunmaları, gerekirse canlarını bile vermeleri, en yüksek ahlâk ilkesidir. Karaciğerinin parçasını veren, hayatının parçasını veriyor. Büyük fedakârlık, ama bizim ahlâkımız budur.
Bizim insanımız denizde çırpınan birini görse kendini denize atar. Kavga edenleri ayırmak için ölümü göze alır, aralarına girer. Can kurtarmak için yangının içine dalar.
Toplum olarak onların elini kolunu tutmayız, doğru yapıyorsun deriz. Gerekirse arkadaş için göğsümüzü kurşuna siper ederiz. Siper edenleri toplum olarak alkışlarız. İşte şimdi hepimizin vicdanında kabaran, bu yüce duygulardır. Canımızdan vazgeçer, toplum dayanışmasından vaz geçemeyiz. Vaz geçersek, namusumuzdan vazgeçmiş oluruz.
Batı dillerinde Etik diyorlar. Yani ahlâkın temel ilkesi. Bizim Türkçemizdeki namus kavramı çok daha anlam yüklüdür. Etik neymiş, insana yabancı geliyor. Ama namus, hepimiz için yaşamdan daha değerlidir. Hayat verilir, ama namus verilmez.
Toplum dayanışması, namusun temelidir.
TOPLUMU AYAKTA TUTAN CİĞER
Namus, sanki kendimiz için gibi görünür, ama toplum içindir. Topulumun içinde başı dik yürümek içindir, ama aslında toplumu ayakta tutmak içindir. Vatana ve millet verilenlerdir bizi yaşatan.
Yaşar Okuyan’a ciğerinin parçasını vermek isteyenler, kişisel bir dayanışmanın çok ötesinde, toplumu ayakta tutuyorlar. Bugün zorlu bir yıla girerken, bizim yıkılmayan kalemiz, yere düşmeyen bayrağımız, toplumsal dayanışmadır. Ortak değerler için özveridir. O nedenle yeni yıla ciğer vererek ciğer alarak girmek, ayakta kalmaya kararlı olduğumuzu gösteriyor.
Özlediğimiz Türkiye’de gül alıp gül vereceğiz. Ama vatan bütünlüğümüzü güvenceye kavuşturmak ve yurtta barışı sağlamak için, şimdi ciğer alıp ciğer verme zamanıdır.
Zorlu yıla, zorluklara boyun eğmeyen ciğerlerle giriyoruz.
Bizi hiç kimse yıkamaz. Ciğerimizi parçalayabilirler, ama vatanımızı parçalayamazlar.
Doğu Perinçek
Vatan Partisi Genel Başkanı
ulusalkanal.com.tr