'Komutan 5. kattan atla dese atlayacak mısın'
FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin İstanbul Hava Harp Okulunda görevli subayların da aralarında bulunduğu 34'ü tutuklu, 44 sanığın yargılandığı davada, mahkeme başkanı sanığa 'Komutan 5. kattan atla dese atlayacak mısın' diye sordu.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin İstanbul Hava Harp Okulunda görevli subayların da aralarında bulunduğu 34'ü tutuklu, 44 sanığın yargılandığı davanın ilk gününde bir kısım sanıkların savunmaları alındı.
Bakırköy Adalet Sarayında bulunan konferans salonunda İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesince görülen duruşmada, savunma yapan tutuklu sanık eski Üsteğmen İsa Pek, 15 Temmuz’da mesai bitiminden sonra evine gittiğini, misafirinin geldiğini, misafiriyle oturduğu sırada sicil amiri Albay Ahmet Gümüş’ün kendisini arayarak çağırma planının uygulandığını söyleyerek, kendisini birliğe çağırdığını belirtti.
Birliğe gittiğini, daha sonra komutanının yanına gittiğini ifade eden sanık Pek "Komutan bana, terör saldırı ihbarı aldıklarını söyledi. Okulun büyük bir kısmı Yalova’ya intikal etmişti ve tayin zamanı olduğundan personel zafiyeti olduğunu düşünerek hukuka aykırılık görmedim. Öğrenci alay komutanı Yalova’daydı, okul komutanı Fethi Alpay da düğündeydi. En üst rütbeli Kurmay Albay Ahmet Gümüş’tü. Birlik güvenlik emrini yadırgamadım." diye konuştu.
Mahkeme Başkanı Erdoğan Şimşek, "Birlikten çıkışı, sahil yolunda yakalanmanızı ve valilik işgal listesi kısımlarını anlat. VIP salonda bulundun mu? Toplantılardan bilgin var mı? Hangi araca bindin? Bana bunları anlat. Hiçbir şey anlatmadın bana. Hava Harp Okulu mevzuatını anlatma bana." dedi.
Sanık Pek de idari kısım amiri olduğunu, emirleri gereken kişilere ilettiğini savundu.
"Komutan 5. kattan atla dese atlayacak mısın?"
Başkan Şimşek de "’Cumhurbaşkanı, başbakan televizyonlara çıktı, 'kalkışma var' dedi. Bunları duymadın mı? Komutan 5. kattan atla dese atlayacak mısın? Cumhurbaşkanı, başbakan 'darbeye teşebbüs' var dedi. Ne zaman duydun bunu?’’ diye sorması üzerine sanık, karakolda öğrendiğini iddia etti.
Başkan da "’Senin telefonun ne marka?" diye sordu. Sanık Pek de "Samsung marka telefonum." şeklinde cevap verdi.
Başkan Şimşek de "Benim telefonum da Samsung marka, kit kit kit diye mesajlar geldi. Havaalanından kalkan uçaklar, alçaktan uçan uçakları duymadın mı? Saat 02.00'ye doğru yakalanmışsın. Köprü kapandı, şu uçtu diye mesajlar geliyordu bana. Senin haberin yok muydu?" diye sanığa soru sordu.
Sanık Pek de, "Şarjım çok azdı, internet verisini kapatmıştım." dedi.
Başkan Şimşek’in "Olaylara gel artık, şu arabalara binin" diye sanığı uyarması üzerine sanık Pek, "Anormal hiçbir durumla karşılaşmadık, kimseden darbe ve benzeri bir şey duymadım. Kurmay başkanı geldiğinde telefonla konuşuyordu. 'Harbiyelilere saldırı olmuş benimle gelin' diye emir verdi. Biz de normal sivil araçla kendisini takibe başladık." diye konuştu.
"Şehitlerle ilgili hiçbir şey söylemedin"
Başkan Şimşek’in "Ecir Şık’ın üzerinde çıkan listeden haberin var mı? O listede adın var. TRT’de açıklanan bildiride ele geçirilmiş. O iki araçla nereye gidiyorsunuz" şeklinde sorular sordu.
Sanık Pek de "O listede adımın olduğundan haberim yoktu. Bildiriden de haberim yoktu. Saldırı olduğunu duyunca çıktık, nereye gideceğimizi bilmiyordum." dedi.
Sanığın, o gece 2 Hava Harp Okulu öğrencisinin öldüğünü ve bu kişilerin yaşlarının çok küçük olduğunu söylemesi üzerine başkan Şimşek de "248 şehit var, onlar için ne diyorsun. Sabahtan beri savunmanda şehitlerle ilgili hiçbir şey söylemedin. Şimdi iki öğrenciden bahsediyorsun" demesi üzerine sanık Pek, "Biz emniyette polislerle otururken, darbecilere lanet ettik." diye cevap verdi.
Bir diğer tutuklu sanık Mücahit Erken de savunmasında, tüm suçlamaları reddettiğini, 15 Temmuz’da çağırma planı kapsamında birliğe gittiğini, bu durumun emre itaat olduğunu ileri sürerek, "15 Temmuz’da mesai sonrası lojmana gittim. İddianamede bahsedilen okuldaki hareketliliğe şahit olmadım. O hafta tüm vaktim bilgi işlemde geçti. Saat 22.00 sıralarında Albay Naci Kaygusuz aradı, çağırma planı kapsamında okula çağırdı. Şubedeki görevli personeli aradım, okula gittim. Nizamiyeden girişte anormallik yoktu. Bilgi işleme geçtim. Albay Kaygusuz’u aradım, benim başka bir albayı aramamı söyledi ve eğitim elbisemizi giydim. Daha sonra üsteğmen İsa Pek beni aradı. Albay Barbaros Akça’nın emrinde görevlendirildiğimi söyledi." diye savunma yaptı.
Sanık Erken, Albay Barbaros Akça’nın bulunduğu destek grup bölgesine gittiğini, terör olaylarının olabileceği konuşmasının yapıldığını belirterek, valilik işgali için çıkış yapıldığı iddialarının olduğunu, bu iddiaların doğru olmadığını ileri sürdü.
Başkandan "savunma hakkını kötüye kullanıyorsun" uyarısı
Tutuklu sanık Ecir Şık da savunmasında, iddianameyle ilgili tespitlerde bulunarak ve eleştirerek, "Darbe girişiminin mahiyetini halen anlayabilmiş değilim. Bu davada kendimi sanık olarak görmüyorum, görmeyeceğim." dedi.
Mahkeme Başkanı Erdoğan Şimşek de "Bu şekilde savunma hakkını kötüye kullanıyorsun. 'İddianame gülünçmüş, komikmiş' gibi konuşmazsın. Suçlamalarla ilgili konuş, altını kırmızı çizgiyle çiziyorum. 30 yıldır bu işi yapıyorum. Sen hukukçu değilsin, iddianameyle ilgili yorum yapamazsın. Suçlamalara cevap ver." diye sanığı uyardı.
Albay Barbaros Akça’nın terör saldırı olacağının beklenmesini söylediğini, kanunsuz bir emir almadığını, uygulamadığını, öğrencilerin yaralı olduğunun söylenmesi üzerine Albay Akça ile birlikte okuldan çıktıklarını savunan sanık Şık, yolda polislerle karşılaştıklarını, karakola götürüldüklerini belirtti.
Hakkındaki tanık ifadelerini reddeden sanık Şık, hakkındaki tüm suçlamaları da reddetti.
Duruşma yarına ertelendi.