“Futbolda şike kumpası davası“

FETÖ'nün "futbolda şike" soruşturmasında kumpas kurdukları iddiasıyla 20'si tutuklu 108 sanığın yargılandığı davanın duruşmasında, sanık Ali Fuat Yılmazer savunma yaptı

Abone ol

Fetullahçı Terör Örgütünün (FETÖ) "futbolda şike" soruşturmasında "kumpas" kurduğu iddiasıyla 20’si tutuklu 108 sanığın yargılandığı davada, sanık Ali Fuat Yılmazer savunmasını tamamladı.

İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumu Yerleşkesi karşısında bulunan binada yer alan salonda görülen duruşmada, başka suçtan tutuklu bu davanın tutuksuz sanığı Ali Fuat Yılmazer, savunmasını sürdürdü.

Yılmazer, şike ile ilgili iddialar konusundaki delilin televizyondaki konuşmaları olduğunu belirterek, şunları anlattı:

"2012 yılında Tarık Toros ile Bugün televizyonunda yapmış olduğum konuşmalar. 2012 yılında örgüt yoktu, FETÖ de yoktu. Yasal televizyonlardan bir tanesiydi. O konuşmada şikeyle ilgili gizli bilgi verdiğim iddiası var. O tarih itibarıyla soruşturmanın içeriğini bilmeyen kişi yok. Televizyondaki yayın 3 saatti, 3 dakikası şike konusuydu. Ben kendim de mevzu etmedim. Gelen sorular karşısında cevap verdim, terörist oldum. Benim geçmişim ortada. Siz beden daha çok irticaya karşı mücadele etmiş olamazsınız. Cemaatle ilgili bir operasyon değildir. Ben İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı, istihbarat şube müdürüydüm, istihbarat şubenin dahili yoktur. Beni cemaatçi olmakla itham ediyorsunuz ancak istihbarat çalışmadı, bir tane dinlemesi yok.

İstihbarat çalışma yapmamıştır.''

Yılmazer, soruşturmanın gizliliğinin ihlal edildiği iddialarını reddederek, soruşturma içeriğini içeren konuşmasının olmadığını, konuşmalarında içerik vermediğini, programda kendisine Aziz Yıldırım'ı sorduklarında, dosyaya vakıf olmadığı için cevap vermediğini, kolluğun, başını öne eğmesini "doğrudur yanıtı" olarak yansıttığını öne sürdü.

Sanık Yılmazer, fezlekede Lokman Yıldırım'ın 2009 yılında Aziz Yıldırım'ın da 2008'de dinlendiğinin yazdığını belirterek, "Ankara'da da usulsüz dinleme ile ilgili bir yargılama var. Ben orada da tutuklu değilim, tutuksuz sanığım. Çünkü benimle ilgili 2005-2007 yılına kadar bir tane 2006 yılında usulsüzlük isnadında bulunuldu. Ben 2007 Mart'ta İstanbul'a geldim. Bunun benimle ne ilgisi var. 2007-2008 yıllarından söz ediyoruz." dedi.

Yılmazer, "Ben 25 yıl terörle mücadeleyle uğraştım bu ülkede, şimdi terör suçu isnat edeceksiniz. Yapılanmanın terör suçu olarak bir faaliyetini tespit etmelisiniz. Tahşiye'de nitelikli iftirayla yargılanıyoruz. Bu terör suçu değil ki. Bizim bilmediğimiz yasalar mı var? Ortada terör örgütü yok, terör suçu yok ama bu yasalara göre tutuklanmış 10 binlerce insan var. Bu yargılamaların dayanağı yok.'' savunmasını yaptı.

Duruşma, diğer sanıkların savunmalarının alınmasıyla devam ediyor.

Mangala Türk-Mozambik dostluğunu perçinliyor Gündem Hakkari'de terörle mücadele Gündem Şırnak'ta 5 PKK'lı terörist teslim oldu Gündem Kurtulmuş, “2018 Troia Yılı“ toplantısına katılacak Gündem