TÜBİTAK kumpası
Ergenekon ve Balyoz davaları sürecinde en tartışmalı kurumlardan biri TÜBİTAK oldu! TÜBİTAK, 2010 yılındaki İstanbul Askeri Casusluk operasyonları kapsamında en kritik birimlerine yapılan baskının ardından adeta tertip merkezine dönüştürüldü. 2 yılda 650 uzman tasfiye edildi, yerleri F-Tipi kadrolarla dolduruldu. Özellikle adli analiz biriminde örgütlenen tertipçiler; Ergenekon, Balyoz ve İzmir Casusluk mahkemelerine gönderdikleri raporlarla kumpaslardaki sahtecilikleri ört bas etti.
F-Tipi örgüt, 2010 yılında yapılan Askeri Casusluk operasyonlarıyla TÜBİTAK'ın kritik birimlerine sızdı. Tertipçiler kozmik bilgileri kopyalamakla kalmadı, TÜBİTAK'ı bir kumpas merkezine çevirdi.
4 TÜBİTAK yöneticisinin tutuklandığı operasyonların ardından TÜBİTAK'ta kapsamlı bir tasfiye süreci başlatıldı. 650 TÜBİTAK uzmanı kurumdan uzaklaştırılırken; uzman kadroları cemaat kurumlarında yetişen kişilerle dolduruldu.
Sürecin kırılma noktası, İstanbul Askeri Casusluk operasyonu oldu. TÜBİTAK'a yapılan baskının hemen ardından 20 uzman personel, "sizi de tutukarız" tehditleriyle istifaya zorlandı. TÜBİTAK'tan uzaklaştırılan uzman personel sayısı Ekim 2012'de 331, 2013'te ise 650'ye ulaştı.
Bu süre içerisinde kuruma alınan uzmanların niteliği de tartışmalı. Kasım 2011 - Ekim 2012 arasında TÜBİTAK'a 168'i açıktan olmak üzere 200 yeni uzman alındı. AKP Hükümeti'ne yakın gazeteler bu uzmanların cemaat üniversitelerinden mezun olduğunu açıkladı.
Özellikle BİLGEM'e bağlı adli analiz biriminde örgütlenen tertipçiler, imza attıkları raporlarla kumpaslardaki sahtecilikleri gizleme faaliyeti yürüttü. Ergenekon, Balyoz, Oda TV ve İzmir Casusluk davalarında sahtecilikleri örten raporlarda hep aynı bilirkişilerin imzası yer aldı.
Raporları hazırlayan eski TÜBİTAK Siber Güvenlik Enstitüsü Müdürü Hayrettin Bahşi ile uzmanlar Yılmaz Çankaya, Tahsin Türköz, Erdem Alparslan, Burak Bayoğlu, Ünal Tatar önce yurtseverlerle mahkemelik oldu. Ardından Bahşi ve Türköz'ün de aralarında olduğu 4 uzman TÜBİTAK'tan atıldı.
Mahkemelerin TÜBİTAK'tan talep ettiği bilirkişi incelemeleri ve adli analizler Ulusal Elektronik Kriptoloji Araştırma Enstitüsü'nde değerlendiriliyor. Sözde casusluk operasyonuyla basılan enstitü TÜBİTAK'ta personel değişiminin en yoğun yaşandığı birim. Dijital sahtecilikleri örten ve bağımsız bilirkişi raporları ile çelişen raporla da bu enstütüde hazırlandı.
Ergenekon ve Balyoz davalarında Anayasa Mahkemesi kararları ile tutuklu kalmadı. İzmir "Askeri Casusluk" davasının tüm tutukları da özel görevli mahkemelerin kaldırılmasıyla tahliye edildi. Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin onadığı İstanbul "Askeri Casusluk" davası ise 6 aydır Anayasa Mahkemesi'nin önünde. 43 kişi özgürlük için yüksek mahkemenin kararını bekliyor.
Haber: Özer SÜRMELİ
ulusalkanal.com.tr