Kartalkaya’daki yangından kurtulanlar dehşet anlarını anlattı
Bolu Kartalkaya’da Grand Kartal Otel’de çıkan yangından kurtulanlar, yaşadıkları korku dolu anları anlattı. Alarmın çalmadığı otelde canlarını zor kurtardıklarını söyleyenler, duman ve alevlerin hızla yayıldığını belirtti.
Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi’nde meydana gelen ve 66 kişinin hayatını kaybettiği otel yangını, geride dehşet anları ve büyük bir acı bıraktı. Yangından kurtulanlar, yaşadıklarını gözyaşları içinde anlattı.
DUMAN KOKUSUNA UYANDIK, ALARM YOKTU
Yangında otelin üçüncü katında konaklayan Atakan Yelkovan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, eşinin kendisini duman kokusuyla uyandırdığını ifade etti. Yelkovan, otelde herhangi bir yangın alarmı çalmadığını belirterek şunları söyledi: "Duman kokusuna uyandık, beni de uyandırdı. Panikle kalktım. Emin bile değildik yangın olduğuna, gelir geçer bir şey sandık çünkü dumanı görüyoruz ama alarm yok. Ortak lobiye doğru koştuk. Yukarı çıkalım dedik, yangının kaynağını da bilmiyoruz. Alevleri ve dumanları görünce aşağı indik. Aşağıda kayak odası var, oradan canımızı zor kurtardık. Biz 3. katta kalıyorduk, alevler 4. kattaymış, üzerimize doğru geliyordu. Bir yandan arkadaşlarımızı ararken bir yandan dışarıya çıkmaya çalıştık."
Yelkovan, insanların yardım çığlıkları attığını anlatarak, "Atlayanlar oldu, kötüydü, bilmiyorum. Zor bir geceydi. Buraya eşim ve çocukları olan arkadaşlarla geldik. Biri atladı." dedi.
Yangın sırasında ikinci katta konaklayan bir kadın da çığlıklarla uyandıklarını anlatırken, “ Bağrışmaya çıktık, biz 2. kattaydık. Benim gördüğüm yangın 4 ve üzerindeki kattaydı. Zaten hava rüzgarlıydı ve çok kötüydü." şeklinde konuştu.
ELİMİZDEN BİR ŞEY GELMEDİ
Çevredeki bir otelde çalışan Barış Özcan ise kurtarma çabalarına katılmak istediklerini, ancak yapabilecekleri bir şey olmadığını dile getirdi. Özcan, olayın etkilerini şu sözlerle anlattı: "En çok etkileyen de birbirine bağlanmış çarşaflar var. İnsanlar can havliyle dışarıya çıkmaya çalışmışlar. Yani bilanço gerçekten çok ağır. Keşke elimizden bir şey gelse ama gelmiyor. Biz de karşı otelin çalışanlarıyız. Yardım için buraya geldik, bir kova su bile dökebilsek içimizi rahatlatacaktı."