Bakan Fidan: "Bugüne Kadar 1149 Vatandaşımızı Tahliye Ettik"
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, "Bugüne kadar toplam 1149 kişinin Gazze’den tahliyesini gerçekleştirdik. Geride kalan vatandaşlarımızın ve aile bireylerinin tahliye işlemlerini sürdürüyor, güvenli şekilde ve en kısa zamanda sonuçlandırmayı hedefliyoruz" dedi.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, TBMM Genel Kurulunda, Bakanlığının 2024 yılı bütçesi üzerinde yaptığı konuşmada, uluslararası sistemin uzun süredir belirsizlik ve istikrarsızlık içerisinde savrulduğunu, büyük güçler arasında artan jeopolitik ve jeo-ekonomik rekabetin bu belirsizliği ve istikrarsızlığı daha da derinleştirdiğini kaydetti.
Ukrayna Savaşı'nın, konvansiyonel savaşı Avrupa kıtasına yeniden taşıdığına işaret eden Fidan, savaş devam ederken İsrail'in Gazze'ye saldırılarının başladığını, bu yeni gelişmenin Türkiye'nin de içinde bulunduğu bölgeyi ve küresel sistemi derinden sarstığını söyledi.
Suriye, Irak, Libya, Kafkaslar ve Balkanlar'daki gerginlikler ile Afrika Kıtası'ndaki darbe ve diğer siyasi krizlere dikkati çeken Fidan, bu gelişmelerin de bölgedeki tabloyu daha da karmaşık hale getirdiğini belirtti.
Fidan, "Türkiye eksenli bağımsız dış politika, ülkemizi uluslararası gündemi belirleyen, kritik coğrafyalarda tesir yaratan bir aktöre dönüştürmüştür." dedi.
Stratejik hedefleri dört ana alanda sınıflandırdıklarını aktaran Fidan, "Bu hedeflerimiz; bölgesel barışı ve güvenliği güçlendirmek, yeni ittifaklar ve ortaklık mekanizmalarıyla dış ilişkilerimizin kurumsal zeminini genişletmek, bölgemizde ekonomik kalkınmayı ve refahı geliştirmek, küresel sistemin dönüşümüne tesir etmek..." diye konuştu.
Fidan, dış ilişkileri güvenlik, istihbarat, teknoloji, ekonomi, ticaret, enerji, ulaştırma ve kültür dahil, bütüncül şekilde yürüttüklerini bildirdi.
"Öteden Beri Filistin Halkının Sesi Olmayı Şiar Edindik"
İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına da dikkati çeken Fidan, "Gazze'de işlenen savaş suçları vicdan sahibi herkesin yüreğini dağlamaktadır. Biz öteden beri Filistin halkının sesi olmayı şiar edindik. Bugün de Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde tüm imkanlarımızı seferber ederek bu vahşetin durdurulması için çalışmaktayız. İsrail-Filistin ihtilafı ve Gazze'deki zulüm tüm bölgeyi ve küresel dengeleri derinden etkilemektedir. Gazze'de yüzde 70'i çocuk ve kadınlardan oluşan 20 binden fazla masum sivil kasten öldürüldü." diye konuştu.
Fidan, Gazze'de hastaneler, okullar, mabetler ve altyapıların yerle bir edildiğini, 2.5 milyon insana durmadan bomba atıldığını söyledi.
Bazı Batılı ülkelerin İsrail'in katliam yapmasını ve savaş suçu işlemesini alenen desteklemelerini aynı derecede vahim bulduklarını vurgulayan Fidan, "Esasen Filistin meselesinin çözüme kavuşturulmasının önündeki en büyük engel, ABD'nin halihazırda İsrail'e verdiği kayıtsız şartsız destektir. Maalesef, Amerika'nın ve bazı Batılı ülkelerin siyasi sistemleri, İsrail'in hukuk dışı tasarruflarının tümüne kör ve sağır kalma esasına göre dizayn edilmiş durumdadır. Batı'nın bu yaklaşımı, ahlaki pusulanın sapmasına yol açmış, uluslararası sistemi ayakta tutan hukuki ilkeleri ve değerleri zedelemiştir." değerlendirmesinde bulundu.
Fidan, Türkiye'nin bu şartlar altında ahlaki değerlere bağlı, rasyonel ve etkili dış politika izlemesinin her zamankinden daha kıymetli hale geldiğini aktardı.
Hakan Fidan, "Gazze'deki zulüm karşısında sesimizi yükseltmemizin nedeni de budur. Her ne pahasına olursa olsun, doğruya 'doğru', yanlışa 'yanlış' demekten asla çekinmeyeceğiz. Filistinli kardeşlerimizin daima yanlarında olduk, önümüzdeki süreçte de yanlarında olmaya devam edeceğiz." dedi.
Fidan, Gazze'deki saldırıların ilk gününden itibaren yoğun bir diplomasi trafiği yürüttüklerini, bölgesel ve küresel mekanizmaları harekete geçirdiklerini, bu çerçevede İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi Olağanüstü Ortak Zirvesi sonucunda kurulan Temas Grubu'ndaki meslektaşlarıyla birlikte uluslararası girişimlerde bulunmayı sürdürdüklerini kaydetti.
İslam ülkelerinin geçmişten farklı olarak aldıkları kararların takipçisi olacak ortak bir platformun ilk kez ihdas edilmiş olduğuna işaret eden Fidan, "Temas Grubu, İslam ülkelerinin ortak tavır sergileyerek birlikte diplomatik girişim yapmalarına imkan sağlamıştır. Bu sayede kınamanın ötesine geçilmiş, Filistin meselesinde toplumlarımızın hissiyatı ve beklentisi doğrudan muhataplara aktarılmış, Batı dahil, önde gelen aktörler üzerinde baskı oluşturulmuş, uluslararası toplum tavır almaya zorlanmıştır." ifadelerini kullandı.
Fidan, İsrail işgali son bulmadan sorun çözülemeyeceğini, egemen ve bağımsız Filistin devletinin bir an önce kurulması gerektiğini, bölge ülkelerinin de çözümün ortağı olmasının artık stratejik bir zaruret haline geldiğine dikkati çekti.
Türkiye olarak gündeme taşıdıkları garantörlük mekanizmasının tam da bunu hedeflediğini vurgulayan Fidan, "Türkiye olarak bugüne kadar 2 bin 500 ton insani yardım ulaştırdık. Ayrıca El Ariş limanına Kuveyt ile birlikte 1107 ton yardım ilettik. 283 kanser hastası ve yaralıları ülkemize getirdik. Gazze'de sahra hastanesi kurma çalışmalarımız da sürüyor. Bugüne kadar toplam 1149 kişinin Gazze'den tahliyesini gerçekleştirdik. Geride kalan vatandaşlarımızın ve aile bireylerinin tahliye işlemleri de sürüyor." şeklinde konuştu.