Hacettepe Üniversitesi öğrencileri ile Türk Öğrenci Birliği bir araya geldi

Hacettepe Üniversitesi öğrencileri, Türk Öğrenci Birliği ile bir araya geldi. Çin’de Eğitim & Yaşam söyleşisinde Çin’de okuyan Türk öğrenciler Çin’de eğitim almak isteyen öğrencilerle tecrübelerini paylaştı. Burs imkanları, kariyer fırsatları, Çince öğrenme yöntemleri, akademik çalışma ve yemek kültürüne adaptasyon konularında sunumlar yapıldı.

ÇİN’DE BURS İMKANI

Türk Öğrenci Birliği üyesi Tongji Üniversitesi Yüksek Lisans Öğrencisi Merve Bozkurt çeşitli burs imkanları ve başvuru sürecinde dikkat edilmesi gerekenler hakkında bilgi verdi. En yaygın burs tiplerinin CSC, Konfiçyus, MOFCOM MEB bursları olduğunu belirten Bozkurt ayrıca, “Red alırsanız tekrar  başvurmaktan vazgeçmeyin. Ben iki sene boyunca reddedildim fakat, üçüncü başvurduğum zaman bursu kazanabildim Her yılın Ocak ve Nisan aylarında başvuru yapılabiliyor. Okuldan mezun olunan not ortalaması, yabancı dil bilgisi ve öğrencilere referans olan hocaların yazdıkları mektupların yanında hedefiniz olması çok önemli. Başvurunuzda hedefinizi iyi belirlediğinizi ve Çin’de eğitim almak için istekli olduğunuzu hissettir burs alma şansınız artıyor" dedi.’

ÇİN, ABD'Yİ GERİDE BIRAKTI!

Çin’de Akademi başlığını ise Türk öğrenci birliği yönetim kurulusu üyesi Şanghay üniversitesi doktora öğrencisi Necati Demircan değerlendirdi. Necati Demircan, ‘’ Buraya gelen öğrencilerin çoğu yüksek lisans ve doktora eğitimine geliyor. Çin’e gelmelerinin en büyük avantajı ise dünyanın bir çok yerinden gelen hocaların olması ve çok fazla konferans yapmaları. Bu sayede bir çok farklı perspektif de ki insan ile tanışıyor ve kendinizde bulunan bilgileri geliştirme imkanı sağlıyorsunuz. Ayrıca Çin, Amerika’yı geride bırakarak dünyanın en fazla makale yazan ve ülke haline geldi, bu da Asya’nın ve Çin’in bilimin merkezi haline geldiğini gösteren en önemli göstergedir.’’

Ayrıca Necati Demircan, ‘’ Çin yapay zeka gibi geleceği belirleyecek teknolojiler üzerine çalışmalar yapılmaktadır. Bunun yanında Çin’de altı adet Türkiye araştırmaları merkezi bulunmaktadır. Bu da Türkiye’de Çin dili alanında çalışan bir çok öğrenci için burs ve çalışma alanı oluşturmaktadır.’’ dedi.

ÇİNCE ÖĞRENMEK ZANNEDİLENDEN DAHA KOLAY!

Çince Öğrenme başlığını değerlendiren BRIQ dergisi yazı işleri müdürü Dalian üniversitesi mezunu Onurcan Balcı, ‘’ Çince öğrenmeden önce hedef belirlemek çok önemli, bu sayede bilinçli olarak ilerler ve öğrenmemiz kolaylaşır. Çince esas olarak ‘’Hanzı’’ denilen Çince karakterlerden oluşmaktadır. Çince karakter yazımının bir sistemi vardır ve bu sistem bilindiği taktirde Çince de bulunan diğer karakterleri öğrenmek daha kolay hale gelmektedir.’’ dedi.

Onurcan Balcı şunları söyleyerek devam etti, ‘’ Çince de yabancı kişilerin daha kolay okuyabilmesi için kullanılan ‘’pinyin’’ yazılım şeklide vardır. Çince de çıkarılan sesler Türkçe konuşanlar için oldukça kolaydır. Bu yüzden Türklerin Çinceyi öğrenmesi ve dili kullanması oldukça hızlı gerçekleşmektedir.’’ Dedi

ÇİN’DE HER ŞEYİ YİYORLAR YALANI

Çin’de yemek kültürü başlığı için konuşmasını yapan Türk öğrenci birliği üyesi Şanghay Üniversitesi yüksek lisans öğrencisi Elif Erkeç, ‘’ Çin’in yemek kültürü esas itibariyle sekiz bölgeden oluşmaktadır. Bunlar kısaca Shandong, Jiangsu, Anhui, Zhejiang, Fujian, Cantonese, Hunan ve Sıchuan bölgelerinin yemekleridir. Her bölgenin tuz oranı, acı oranı ve pişirme teknikleri farklıdır. Türk yemek kültürüne farklı olan yiyecekler olmasına rağmen Türk kültürüne benzer yiyecekler de vardır. Çin’de yemekleri hakkında ‘’ Çin’de böcek yiyorlar.’’ anlayışı büyük bir yanlıştır çünkü tavuk ve dana eti tüketimi de oldukça fazladır.’’

Çin’e gelmek isteyen veya gelecek olan Türk öğrencileri için şu açıklamayı yapan Elif Erkeç, ‘’Çin kültüründe ayrıca helal yemek seçeneği de bulunmaktadır. Her bölgenin ve eyaletin içerisinde Uygur restoranları bulmak oldukça kolaydır ve ucuzdur. Lezzetleri de Türk mutfağına oldukça yakındır. Bunun yanı sıra ‘’Hot pot’’ olarak da telaffuz edilen pişirme tekniği de Asya’nın bir çok yerinde olduğu gibi Çin’de de çok ünlüdür.’’ dedi.

ÇİN KALİTELİ ÜRETİMİN MERKEZİ

Çin’de akademi başlığını değerlendiren Türk öğrenci birliği yönetim kurulu üyesi Pekin bilim ve teknoloji üniversitesi yüksek lisans öğrencisi Onur Ünsoy, ‘’ Çin, 1978 yılından itibaren uluslararası arenaya çıkarak ticari anlamda dünyaya yön vermeye başlamıştır. Yüksek katma değere dayalı bu üretim şekli sayesinde Çin bir çok ürünü üretir hale gelmiş ve yaratıcı fikirleri ortaya koymuştur. Çin’de fabrikaların açılması ile beraber hava kirliliği oluşmuş ama Çin Komünist Partisinin beş yıllık kalkınma planı dahilinde hava kirliliği sorununu en aza indirmeye uğraşmışlardır ve sıfır karbon salınımlı bir üretim planını önlerine koymuşlardır. Yoğun üretim sürecine giren Çin Halk Cumhuriyeti bu sayede kendi nüfusunun nitelikli eleman sayısını arttırmış, ticaretin ve bilimin merkezi haline gelmiştir.’’

Onur Ünsoy ayrıca, ‘’ Büyük bir teknoloji atılım içerisine giren Çin Halk Cumhuriyeti, halka dayalı bir üretim yöntemi ortaya koymuştur. Tarımdan ticarete, teknolojiden sanata, bir çok alanda inovasyon kullanarak üretim şeklini hızlandırmıştır. Bir kuşak bir yol girişimi sayesinde Türkiye’yi de içine alan ticari yol oluşturulmuştur ve bu sayede Çince bilen Türk çalışanlarına ihtiyaç duymaktadırlar. Çin ile Türkiye’nin ilişkileri ne kadar gelişirse o kadar iş istihdamı sağlanacağı gerçeği önümüzde durmaktadır.’’ dedi.