Cumhuriyet Kadınları Derneği'nden basın açıklaması! CKD Genel Başkanı Prof. Dr. Tülin Oygür, Millî Eğitim Bakanı Tekin' e uyarılarda bulundu

2023-2024 eğitim öğretim yılının başlamasına sayılı günler kala Cumhuriyet Kadınları Derneği 1 Eylül'de kendi internet sitesi üzerinden bazı açıklamalarda bulundu. Karma eğitimi, ÇEDES projesini ve 'Öğrenci Andı' konularını ele alan CKD; Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'e uyarılarda bulundu.

Abone ol

2023-2024 eğitim öğretim yılının başlamasına sayılı günler kala Cumhuriyet Kadınları Derneği (CKD) Genel Başkanı Prof. Dr. Tülin Oygür, millî eğitim çevrelerinde son dönemde çokça konuşulan üç konu hakkında görüşlerini açıkladı. Millî Eğitim Bakanı Sayın Yusuf Tekin’e uyarılarda bulundu, öneriler iletti.

CKD yazısına şu şekilde başladı:

Değerli Basın Emekçileri, Millî Eğitim Bakanlığının millî eğitimimizin temel esaslarını yok sayan veya bu esaslarla çelişen uygulamalarını ve bunların da ‘hak ve özgürlükler’ kılıfı altında savunulmasını Cumhuriyet Kadınları Derneği olarak kınıyoruz. Halkımızın da şimdi dile getireceğimiz bu hususlarda aynı duyarlılık içinde olduğuna inanıyoruz. Öncelikle, Türkiye Devleti’nin yasalarıyla çelişen hak ve özgürlükler olamayacağını belirtmek isteriz.

 ''KADIN VE ERKEK MİLLETİN EŞİT FERTLERİDİR!''

''Cumhuriyetimizin 100. yılında biz karma eğitimi tartışır hale gelmiş durumdayız. Yasaya göre millî eğitimimizin esası olan karma eğitim, Cumhuriyetle, devrimlerimizle kavgalı dar bir kesimin TBMM çatısı altındaki temsilcileri tarafından hedef alınmakla kalmamış, pedagojik bir facia olduğu ve millete dayatıldığı gibi akıl almaz söylemlere kadar konu olmuştur'' ifadelerini kullandı.

Yaptığı açıklama ile bu durumun sorumlusunun Millî Eğitim Bakanı Sayın Yusuf Tekin olduğunu ifade eden CKD ; ''Sayın Bakana hatırlatıyoruz: Özgürlüğümüzün tek kaynağı Cumhuriyet değerlerimizdir ve Millî Eğitim Bakanlığının görevi de Cumhuriyetin gençlerini yetiştirmektir'' dedi.

''Burası, Türkiye Cumhuriyeti’dir. Türklerin töresinde çocuğu cinsiyetiyle ayırmak yoktur. Bizde çocuk; kız ya da oğlan olsun, iyi, dürüst erdemli insan olmayı ve ülkesi ve milleti için savaşmayı öğrenerek yetiştirilir. Cumhuriyetimiz de topraklarını beraberce savunan kadın ve erkeğin, milletin eşit fertleri olduğu anlayışıyla inşa edilmiştir.

Cumhuriyetin kuruluş ve varlığını ispat etme başarısının altında, töremizden gelen bu sağlam maya yatar. Milletleşmemizin çimentosu olan ‘kadın erkek yurttaşların eşitliği’ ilkesine dayalı karma eğitimi delecek hiçbir şey temel hak ve özgürlük olamaz.''

 

CKD ÇEDES HAKKINDA NELER SÖYLEDİ?

Ele aldığı konular arasında ÇEDES'e de yer veren CKD önemli açıklamalarda bulundu:

''İzmir’deki okullara imam, müezzin, vaiz, din hizmetleri uzmanı ve Kur’an kursu öğreticilerinin ‘manevi danışman’ olarak görevlendirileceği haberi üzerine gündeme gelen ÇEDES (Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum) projesi MEB, DİB ve GSB ortaklığında hazırlanmış ve geçen yıl imam hatip okullarında ve bazı ortaokullarda uygulanmıştır. Bu eğitim öğretim yılında ise 81 ilde tüm okullar kapsama alınmıştır.

ÇEDES projesi nedir? ÇEDES, MEB’in kendi sorumluluğunda olan millî eğitimi Diyanet İşleri Başkanlığı ile ortak yürüterek eğitimi dinselleştirme projesidir. MEB’in önceki yıllarda, dinî vakıflarla benzer uygulamalar yaptığı hatırlardadır.

ÇEDES’in koordinasyonunu MEB’in Din Öğretimi Genel Müdürlüğü yapmaktadır. Proje, okulların yanı sıra, Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı gençlik merkezleri, okuma salonları, genç ofisleri ve camilerde uygulanmaktadır. Kültür şenlikleri dahi Diyanet Gençlik Merkezlerinin ev sahipliğinde, il/ilçe müftülüklerinin eşgüdümünde düzenlenecektir.

ÇEDES projesinde, ‘manevi danışman’ adıyla okullarda görevlendirilen imam, vaiz, din hizmetleri uzmanı, Kur’an kursu hocaları tarafından öğrencilere ‘değerler eğitimi’ verilecektir. Değerler eğitiminin amacı insana ve doğaya saygılı, paylaşmayı bilen, hoşgörülü, dürüst, duygudaşlık yeteneği yüksek, çalışmayı üretmeyi seven, milletine bağlı bireyler yetiştirmek değil midir? Değerler eğitiminden amaç, evrensel ve millî değerlerimizi yetişen yeni nesle kazandırmak değil midir? Değerler eğitimi ne zaman din eğitimi olmuştur da bunları öğretmek din görevlilerine düşmüştür? Cumhuriyet kültürümüzün manevi kazanımlarını pekiştirecek olanlar ‘manevi danışman’ diye görevlendirilen imamlar, vaizler, Kur’an kursu hocaları mıdır?

ÇEDES açıkça, ilkokul-lise arası 19 milyonu aşkın öğrencinin eğitimini dinselleştirme projesidir. Öğrencinin ÇEDES faaliyetlerine veli onayıyla alınacağı belirtilse de bunun işleyişte geçerliliği yoktur. Çünkü okul müdürleri ÇEDES’i veli ve öğrencilere tanıtmak ve ÇEDES’e katılımı teşvik etmekle görevlendirilmiştir. Dolayısıyla veliler, çocuklarının ayrımcılığa uğramasından, hatta mimlenmesinden çekinerek onay vermek zorunda kalabileceklerdir. Burada açıkça kamusal dayatma vardır.''

ÖĞRENCİ ANDI’NDAN RAHATSIZ OLANLARIN HÜKMÜNE SON VERİN!

''Bölücü terör örgütü PKK ile çözüm süreci yürütülen dönemde, okullarımızda ‘Türk’üm, doğruyum, çalışkanım’ diye başlayan, ‘Ne mutlu Türk’üm diyene’ deyişiyle biten andımızın okunması, milliyetçiliği bastırma gayretleriyle çelişiyordu. Öğrenci Andı’nın bireysel hak ve özgürlüklere aykırı ve ırkçı olduğu söylemleri çıkarıldı. 2013 yılında MEB andımızın okullarda okutulmasına son verdi. Danıştay MEB’in bu kararını iptal ettiyse de temyizde iptal bozuldu. Hukuki süreç bu şekilde sonuçlandı. Öğrenci Andı’ndan rahatsız olanların hükmü ise 10 yıldır devam ediyor!

Bir Kere de Türk Milletinin Özgürlüğü Olsun!

Bugün ülkemizin içinden geçtiği zorluklar ve iç ve dış tehditler göz önüne alındığında Öğrenci Andı’nın okullarda okutulması zorunluluk derecesinde önem kazanmıştır. Özgürlüğümüzün, güçlü ve bağımsız bir devlet olmamızın birinci şartı Cumhuriyetine sahip çıkan Atatürk milliyetçisi gençler yetiştirmektir. Bizi bu hedeften uzaklaştıran küresel neoliberalizme karşı millî eğitim seferberliği başlatmalı ve Cumhuriyet kültürümüzü yeniden ayağa dikmeliyiz. Çocuklarımıza başı dik olarak ‘Ne mutlu Türk’üm diyene’ diyebilmenin özgürlüğünü vermeliyiz.

Derneğimiz Millî Eğitim Bakanı Sayın Tekin’e milletimiz adına bir çağrıda bulunmaktadır. Sayın Bakan, göreve başladığınızda eğitimde toplumsal seferberlik ilan etmek gerektiğini söylediniz. Sizi, ilk uygulama olarak, 2023-2024 eğitim öğretim yılından itibaren tüm ilköğretim ve ortaöğretim kurumlarında her hafta başı ilk derse girmeden ve bütün resmi okul törenlerinde Öğrenci Andı’nın okutulması için yeni bir düzenleme yapmaya davet ediyoruz'' sözleri ile açıklamasına son verdi.

Daha güçlü kalkınıyoruz! Eğitim 3 çocuk annesi 3. üniversitesine gitmeye hazırlanıyor! Eğitim Yurt dışında en çok para kazandıran sözel bölümler Eğitim Ataması en yüksek olan sözel bölüm meslekleri belli oldu Eğitim