Yeni döneminde Trump’ın dünya politikası nasıl olacak? Türkiye ile ilişkilerinde nasıl bir süreç izleyecek? Doç. Dr. Mehmet Perinçek anlattı

Teori Dergisi, Youtube kanalında, ikinci defa başkanlık koltuğuna oturan Donald Trump’ın yeni süreçte nasıl adımlar izleyeceğini ele aldı. "Trump 2.0" adını verdikleri programa Doç. Dr. Mehmet Perinçek konuk oldu. İkinci döneminde nasıl bir Trump profiliyle karşı karşıyayız? Yeni döneminde Trump’ın dünya politikası nasıl olacak? Türkiye ile ilişkilerinde nasıl bir süreç izleyecek? sorularına yanıt arandı.

Perinçek: "Küreselcilere yani Biden ekibine karşı Trump, enerjimizi, kaynağımızı, paramızı bütün dünyaya nizam vermek yerine kendi içimizdeki ve bölgemizdeki sorunların çözümüne ayıralım diyerek en önemli stratejisini ortaya koydu. Trump’ın ve ABD’nin böyle bir noktaya gelmesinde dünyadaki genel direnişin altını çizmek lazım. Trump bir gün uyanıp kendi içimize dönelim demedi. Dünyadaki gelişmeler, ekonominin Asya’ya, Pasifik’e kayması, ABD’nin tek kutuplu dünya düzeninin başarısızlıkla sonuçlanması, çok kutuplu dünya örgütlenmelerinin çekim gücü haline gelmesi; ABD’nin Tayvan’dan Ukrayna’ya kadar başarısız olması, Büyük Kürdistan Projesinin büyük ölçüde başarısız olması ABD’yi dünya gerçekliğiyle yüzleşmesine sebep oldu."

"Trump Çin konusunda eskisi kadar, yani birinci dönemindeki gibi saldırgan bir tutum sergilemiyor. Çünkü orada da gerçekçi olmak zorunda kalıyor. Bakın özellikle zorunda kalıyor diyorum çünkü Çin ekonomisiyle, askeriyesiyle kurduğu uluslararası ittifaklarla ABD’ye yem olmayacağını göstermiş oldu. Hatta bu süreç içerisinde Ortadoğu’da, Karadeniz’de, Afrika’da, dünyanın farklı yerlerinde ilişkilerini geliştirdi ve oradaki politikalara müdahale edip çözüm üreten bir konuma geldi. Bu sebeple Trump yeni döneminde, o eski hoyratlığıyla saldıramayacağını görüyoruz."

"Türkiye ve bölgemiz açısından Trump’ın Biden’dan daha farklı bir politika izlemeyeceğini görüyoruz. Yaptığı atamalar ve yeni görevlendirmelerle bunu anlayabiliyoruz. Büyük Ortadoğu Projesi ya da Büyük Kürdistan Projesi’nde atak, agresif isimlerin göreve getirildiğini görüyoruz. İsrail-Filistin meselesinde, Filistin’e diş gösterildiğini görüyoruz. Filistin’in önemli bir başarısı, askeri zaferi oldu. İsrail’e kök söktürdü. Trump, Filistin’in bu başarısından sonra İsrail’i ateşkes imzalamaya zorladı. Ancak genel olarak Ortadoğu politikalarında değişim göremiyoruz. Bunun bir sebebi de Türkiye hükumetinin özellikle seçimlerden sonra girdiği çizgi, ekonomisini ABD’ye, Londra bankalarına bağlayan çizgisi ve onlardan kredi bekleyen tavrı, Suriye’de ABD ve İsrail stratejisine teslim olan ve tuzağa düşen çizgi, Türkiye içinde açılım fikirlerinin canlandırılması, yeni Anayasa’nın tekrardan gündeme getirilmesi çizgisi Trump’ın Biden çizgisinden ayrılmaya zorlamadı. Tam tersine onlara öyle bir fırsatlar sundu ki 'gelin buradaki saldırgan politikalara devam edin' mesajını almış oldu."

"Eğer Türkiye, bu gelişmelerden önce Rusya ve İran’la anlaşıp, Fırat’ın doğusundaki terör unsurlarını bitirmek üzerine tavır alsaydı bugün Trump’lar, Ortadoğu ve Suriye’den çıkmayı tartışacaktı. Ama gelin görün ki PKK terörü için, İkinci İsrail Projesi için öyle bir ortam yarattı ki Türk Hükumeti, onlar da önlerine gelen bu altın tepsiyi yani Biden’ın siyasetini sürdürmeyi tercih ettiler" ifadelerine yer verdi. 

  Programın tamamını izlemek için: https://www.youtube.com/watch?v=OeZulVN9zj0