"ABD-İsrail Cephesi Batı Karşıtı Cephe ve Güçle Yenilir"

İsrail’in Gazze’deki katliamları devam ederken Mısır’ın ev sahipliğinde yapılan Kahire Barış Zirvesi’nden sonuç çıkmadı. Çok sayıda Arap ve Avrupalı hükümet yetkilisinin katıldığı zirvede, İsrail’in insanlık dışı saldırılarına karşı ortak bir tutum alınamadı.

FUAT GÖKÇE : "Adına Barış Zirvesi deniyor ama barış ile ilgili herhangi bir adım atılmıyor. Çünkü 35 ülke katılıyor, bunlardan 9'u Müslüman ülke 26'sı Hristiyan ülke. Pasifikten gelmiş Japonya buradaki soruna müdahil oluyor ama Çin yok. 26 Ülke içerisinde bu savaşa doğrudan destek veren ABD varken, diğer taraftaki HAMAS'ın desteklediği söylenen İran yok."

Uzmanlara göre, Batı Asya’da İsrail ile Filistin değil, Avrasya ile Atlantik güçleri kozlarını oynuyor. HAMAS’ın Aksa Tufanı operasyonunun zamanlamasına dikkat çekilirken, ABD ve İsrail’in bölgede bozguna uğratılması için gerekli koşulların oluştuğuna vurgu yapılıyor.

MEHMET PERİNÇEK: "Bu uygun koşullar tek kutuplu dünyanın son buluyor olması... Artık Avrupa'nın da kendi bir kutup olarak ortaya çıkmasından tutun da Rusya'nın, Çin'in, Türkiye'nin ve Avrasya'nın diğer güçlerinin ayrı bir kutup olarak çıktığı dünyada yaşıyoruz. Bununla birlikte ABD ve Batı kampının plan ve projelerinin de Avrasya kayasına çarptığı bir dünyada yaşıyoruz."

"Türkiye-İran-Suudi Arabistan-Rusya-Çin İşbirliği Gerekiyor"

Uzmanlar, Türkiye-İran-Suudi Arabistan-Rusya-Çin işbirliğinden oluşan bir cephe kurulması, dolarizasyonla mücadele edilmesi, Çin’in inisiyatif alması gerektiği görüşünde…

İş Suudi Arabistan Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt gibi ülkelere düşüyor. Tek yapacakları, Amerika'daki tüm yatırımlarını durdurup, çekmek. Bütün bu ülkelerce ortaklaşa dolarizasyona karşı da bir mücadele açılmış olur. Bunu Rusya da BRICS ülkeleri de destekler. Burada esas inisiyatif alması gereken Çin.

"Bölgede Çözüm Getirecek Tek Şey Güç"

Siyaset Bilimci Dr. Mehmet Perinçek ise, bölgede çözüm getirecek tek şeyin ‘güç’ olduğunu vurgu yapıyor.

"İsrail’in Filistin’e saldırılarının sürdüğü bir dönemde, Meclis, İsveç’in, NATO üyeliğini oylamaya hazırlanıyor. İsveç’in NATO’ya alınması, Atlantik İttifakı’nın Türkiye’nin güvenliğini de tehdit edecek şekilde genişlemesi anlamına geliyor."

Uzmanlara göre, Avrasya ve Atlantik güçleri, Batı Asya’da saflarını sıklaştırırken, Ankara artık denge politikasını bırakmalı, hem bölge hem de kendi güvenliği için Avrasya cephesinde yerini almalı...

İHSAN SEFA: "Düşman kim, NATO. Ama biz düşmanla beraberiz. Bizim önce dünyaya ses getirecek tedbirler almamız lazım; Kürecik'i İncirlik'i kapatmak. NATO'dan çıkmayı halk oylamasıyla sunmak. Biz özellikle bu şer güçlere karşı bölgesel ittifakları, İran ile Suriye ile kuramıyoruz, niye? NATO ülkesiyiz. Tarafını net koyacaksın. Türkiye artık elindeki gücü kullanmak zorunda."

Türkiye’nin ve bölgenin güvenliği için Ankara’nın atması gerek en önemli adımlardan biri de Suriye ile anlaşarak, ABD ve PKK’yı bölgeden temizlemesi…