Bilim insanları karbondioksiti atmosferden uzaklaştırmayı deniyor! İklimler nasıl değişti?

Bilim insanları, küresel ısınma ve iklim değişikliğine karşı, Dünya atmosferinden fazla karbonhidrat miktarını uzaya göndererek, iklimleri düzeltebileceğine inandı ve bunun hakkında çalışmalar yürüttü.

Çalışmada çalışan araştırmacılar, Hadley Hücresi adı verilen ve nemi ekvatoral bölgelerden sırasıyla ekvatorun yaklaşık 23,5 derece kuzeyinde ve güneyinde yer alan Yengeç ve Oğlak tropiklerine taşıyan hava sirkülasyon modelindeki değişiklikleri modelledi. Bilim insanları yıllardır Hadley Hücresi dolaşımının kutuplara doğru genişleyerek iklim değişikliğine tepki verdiğini biliyor. Ekvator çevresinden yükselen nemli hava, gittikçe daha yüksek enlemlerde Dünya'ya geri dönerek subtropikal bölgelerde kuraklığın kötüleşmesine neden oluyor.

 KARBON SALIMININ DÜNYAYA ETKİLERİ

UZAY GÖNDERME ÇALIŞMALARI

Koreli ekip tarafından yapılan modelleme, karbondioksit Dünya atmosferinden çıkarıldığında, Hadley Hücresi'nin 220 yıl sonra bile orijinal şeklini ve kapsamını geri kazanmadığını buldu. Kuzey Yarımküre'de, tropikal bölgelerden gelen nemin bulunduğu alan ekvatora yaklaşıyor, bu da Akdeniz bölgesini bugün olduğundan daha kuru hale getirebilecek bir değişim. Güney Yarımküre'de ise hücre Güney Kutbu'na doğru hafifçe genişlemeye devam ederek Avustralya üzerindeki yağış düzenini değiştirebilir.

ATMOSFERDE KARBONDİOKSİT VARLIĞI

Çalışmanın başyazarı Seo-Yeon Kim yaptığı açıklamada, önemli atmosferik dolaşım modelindeki öngörülemeyen iyileşmenin, küresel okyanusun karbondioksitin uzaklaştırılmasıyla ortaya çıkan sıcaklık düşüşüne verdiği tepkiyle ilgili olduğunu söyledi.

Güney Kore'deki Seul Ulusal Üniversitesi Yer ve Çevre Bilimleri Bölümü'nde doktora sonrası araştırmacı olan Kim, şu ifadeleri kullandı:

- Hadley Hücresi'nin bu asimetrik tepkisinin ana nedenlerinden biri, kuzey ve güney okyanuslarının farklı tepkisidir" dedi. "Bu okyanus sirkülasyonu ile ilgili. Okyanusun tepkisi her zaman karbondioksitin uzaklaştırılmasından daha yavaştır ve okyanusun ne kadar hızlı tepki vereceği Hadley Hücresi'nin toparlanmasını belirler.

ATMOSFER İÇİN ÇALIŞMA EKİBİ

Çalışmada ekip, mevcut karbondioksit seviyelerini bir başlangıç noktası olarak kullandı ve konsantrasyonların temel seviyeye geri getirilmeden önce dört kat arttığı bir senaryo modelledi. İnsanlar fosil yakıtları yakmaya başlamadan önce, sanayi öncesi dönemlerde yaygın olan seviyelere geri dönüşü modellemediler.

ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi'ne (NOAA) göre, karbondioksit konsantrasyonları 2022 yılında milyonda 421 parçaya yükselerek sanayi öncesi dönem konsantrasyonlarının %50'sinden fazlasını aşmıştır. NOAA'ya göre mevcut karbondioksit konsantrasyonları, yaklaşık 4,5 milyon yıl önce deniz seviyelerinin bugünkünden 82 feet (25 metre) daha yüksek olduğu, Dünya tarihinde sıcak bir dönem olan Pliyosen İklimsel Optimum döneminden bile daha yüksek.

İKLİMLERİN UYARILARI

İklimbilimcilerin uyarılarına ve uluslararası konferanslardaki siyasi taahhütlere rağmen dünya, küresel ısınmanın ilerlemesini engellemek için gereken sera gazı emisyonu azaltma hedeflerinin gerisinde kalmaya devam ediyor. Gelişmeler, gezegenin tehlikeli ısınma eşiklerini aşmasını önlemek için aktif karbon giderimi de dahil olmak üzere diğer iklim müdahalelerinin gerekli olacağı çağrılarına yol açıyor.

Karbondioksiti Dünya atmosferinden uzaklaştırmanın, ısınan gazı havadan emen ve yapay taşlarda tutan erken aşama teknolojilerden, alglerin büyümesini teşvik etmek için okyanusun bazı kısımlarını yeniden ağaçlandırmayı veya gübrelemeyi içeren daha doğal müdahalelere kadar çeşitli yolları vardır.

ANTARKTİKA'DA DENİZ BUZLARI

Antarktika'da bu yıl kış mevsiminin en yoğun yaşandığı dönemde deniz buzlarının görülmemiş ölçüde azalması, Avrupa ve Kuzey Amerika'nın bazı bölgelerini etkileyen aşırı sıcak dalgaları ve Atlantik Okyanusu'ndaki alışılmadık derecede yüksek sıcaklıklar gibi dünya genelindeki gelişmeler, iklim değişikliğinin kontrolden çıkmakta olduğunu gösteriyor.

Ancak Kim, modelleme sonuçlarının, karbon giderimi sıcaklıkları düşürse bile, ısınmanın neden olduğu çevresel değişikliklerin hassas bölgelerdeki milyonlarca insanı yüzyıllar boyunca etkilemeye devam edebileceğini gösterdiğine dikkat çekiyor.

Güney Kore'deki Seul Ulusal Üniversitesi Yer ve Çevre Bilimleri Bölümü'nde doktora sonrası araştırmacı olan Kim, şu ifadeleri ekledi:

- Bence çalışmamızın ana mesajı, karbondioksit emisyonlarını şimdi azaltmamız gerektiği, çünkü işler daha sonra gerçekten zorlaşacak. Doğayı kontrol edemeyiz, sonuçları o kadar kolay tersine çeviremeyiz; doğayı düzeltemeyiz.

Çalışma sonuçları, bu bölgelerdeki yerel iklimin karbondioksit konsantrasyonları düştükten sonra 200 yıldan daha uzun bir süre normale dönmeyeceğini göstermektedir. Örneğin, her zamankinden daha şiddetli sıcak hava dalgaları, kuraklıklar ve orman yangınlarıyla boğuşan Akdeniz bölgesi bundan zarar görmeye devam edecek ve daha da kurak hale gelebilecektir.